Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

20 maddede Değerli Konut Vergisi!

Değerli Konut Vergisi’nde itiraz dilekçesi nasıl verilir? Değerli Konut Vergisi’nde ödeme emrine dava açılabilir mi? Bir af gelecek mi? İşte 'Değerli Konut Vergisi' ile ilgili tüm merak edilenler...


Dünya gazetesi yazarlarından Zeki Gündüz bugün köşesinde "Değerli Konut Vergisi’nin 2020'ye yetişmesi zor görünüyor" konusunu kaleme aldı. İşte yazının detayları;


Değerli okurlar, 20 Aralık’ta yayınladığımız yazı sonrasında çok sayıda soru aldık ve almaya da devam ediyoruz.


Sizlerden gelen soruları yanıtlamaya çalıştım.


1. Bu kadar çok itirazın 15 gün içinde bırakın sonuçlanması, okunması-incelenmesi bile imkânsız.


7194 sayılı Kanun’da, TKGM tarafından tebliğ edilecek olan konut değerlerine itirazların 15 gün içinde sonuçlandırılacağı ve itiraz üzerine verilecek cevapta belirtilen değerin “kesinleşen değer” olduğu ve “bu değerin, değerli konut vergisi uygulamasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nce belirlenen değer olarak kabul edileceği “belirtilmiştir.


Kanun yayınlanır yayınlanmaz tebliğ edilmeye başlanan değerlemelerin ne derece özenli yapıldığı belirsizdir.

Çok sayıda itirazın da bu kadar kısa sürede (15 gün) bırakın incelenmesi, tek tek okunup sağlıklı bir şekilde itiraz gerekçelerinin gözden geçirilebilmesi mümkün değildir.


2. TKGM’nin yaptığı değerleme nedeniyle vergi kapsamına girecek olanlar çok muhtemeldir ki bir yıl kazanacaklar.


8 Aralık’ta, kanunun yayım tarihinin ertesi günü tebligat yapılsa mükelleflerce 23 Aralık’a kadar cevap verilebilecek, geriye itirazın incelenip cevabın mükelleflere tebliğ edilebilmesi için yılsonuna kadar sadece 8 gün kalacaktır.


Bu itiraz sürecinin 31.12.2019 akşamına kadar bitirilip sonuçlarının mükelleflere tebliğ edilememesi halinde beyan dönemi çok büyük bir mükellef gurubu için bir yıl sonraya kalacaktır. İtiraz üzerine değerlemenin kesinleşmesi sonraki yıla kayarsa ilk beyan da bize göre 2021 Şubat’ına kalacaktır. Aksinin iddia edilmesi halinde bir başka tartışma konusu ortaya çıkacaktır.


3. Bu sene sadece 2019 emlak vergisi bina vergi değeri 5 milyonun üzerinde olanlar 2020 de her hâlükârda beyan zorunda kalacaklar gibi durmaktadır.


Gibi durmaktadır ifadesini kullanıp açık kapı bırakmamızın nedeni 45. maddede kullanılan “belirlendiği” ifadesidir. Bu guruba girenler için belirlenmeden kastın ne olduğunun açıklanmasının beklenmesinde fayda mülahaza ediyoruz.


4. İkametgâhınız sistemde nerede kayıtlı ise oranın muhtarına da tebligat bırakılmış olabilir.


Aman dikkat! Farkında olmadan ilk tebligatlar kesinleşmesin.


- Siz tebliğ almaktan imtina etmiş olsanız da o tebligat kapınıza tebligata ilişkin bir bildirim yapıştırılmak suretiyle yapılmış olabilir. Süreci uzatıyor olduğunuzu zannederken kısaltmış olabilirsiniz.


Almadığınız tebligat muhtarınızda sizi bekliyor olabilir. Siz tebliğ almasanız da kapınıza bildirimin bırakıldığı tarihte tebligat yapılmış sayılır.


- Hem malik hem de intifa hakkı sahibine tebligat yapılmışsa, malikin intifa hakkı tesis edildiğini belirtip, tebligatın intifa hakkı sahibine yapılması gereğini belirtip itiraz etmesi yerinde olacaktır.


-Şayet bir nedenle elektronik tebligat adresi almışsanız tebligat elektronik olarak da yapılmış olabilir. Varsa elektronik tebligat hesabınızı da kontrol etmeyi unutmayın.


5. Tebliğ edilen bazı yazılarda değerlemenin kanun öncesi bir tarihte yapıldığı anlaşılıyor.


Tebliğ alınan bazı mektuplardan değerlemenin kanunun yayım tarihi öncesinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bizce bu durum yapılan değerleme işlemini sakatlamaktadır. Henüz kanun yürürlüğe girmeden, hangi usullerle, kimin tarafından nasıl yapıldığı bilinmeyen bir değerlemeye dayanılarak, verginin matrahı olacak bir tutarın belirlenebilmesi düşünülemez.


6. İtiraz üzerine gelecek cevapta kesinleşen bu tutar üzerine izlenecek kanun yollarının belirtilmesi Anayasamızın 40.maddesinin 2.fıkrasına göre bir zorunluluktur.


İtiraz üzerine verilecek cevapta mutlaka kesinleşen bu değerle ilgili izlenebilecek kanun yollarının; kaç gün içinde, nerede yargı yoluna götürülebileceği belirtilmelidir.


7. İtiraz dilekçesinde neler olabilir?


Önceki yazımızda bu konu üzerinde durmuştuk ilave olarak:

- Kira geliri elde ediliyorsa kira geliri yapılan değerleme ile mukayese edilebilir.

Genel olarak kira getirisi ile gayrimenkul değeri arasında bir katsayı olduğu yaklaşımı mevcuttur.


- 2019 yılı emlak vergisi beyan değeri ile belirlenen değer karşılaştırılmalıdır.


- Emlak piyasasında genel bir durgunluk olması piyasa fiyatlarını aşağıya doğru çekmiştir. Dolayısıyla emlak vergisi beyan değerlerinin kat be kat üzerinde belirlenen değerler günümüz ekonomik konjonktürü ile de uyumsuzdur.


8. TKGM ne karşı açılacak davayı yanlış yargı yerine açmışsanız (vergi mahkemesi yerine idare veya tersi) mahkeme doğru mahkemeye gönderecek bir hak kaybı olmayacaktır.


Ancak süreden bir problem yaşamamak için TKGM ye karşı dava normalde (idare mahkemesinde açılması gereken bir dava olması sebebiyle) 60 gün içinde açılabilecekken 30 gün içinde (vergi mahkemesinde dava açma süresi) dava açın. Mahkeme farklı ise de süre nedeniyle (dava vergi mahkemesinde açılmalıydı, süreyi geçirmişsiniz iddiası ile) hak kaybına uğramayın.


9. Değerleme sırasında dairenin cephesi, hangi katta olduğu, yaşı, kira getirisi vb birçok husus dikkate alınmalıdır.


Yapılan değerlemelerde tek tek meskenlerin özelliklerinin dikkate alınmadığını düşünüyoruz.


10.Tebligat eski malik adına gitmişse ne olacak?


Doğru kişiye yapılmadıkça geçerli bir tebligattan söz edilemez. Eski malikin tebligatın yanlış kişiye yapıldığı gerekçesi ile iade etmesi yararlı olacaktır.


11. Paylı mülkiyet ne demek? Elbirliği ile mülkiyet ne demek? Kim nasıl itiraz edecek?


Paylı mülkiyette gayrimenkul üzerindeki pay oranları belli iken elbirliği ile mülkiyette malikler gayrimenkulün tamamı üzerinde hak sahibidir.


Paylı mülkiyette her bir malike ayrı ayrı tebligat yapılması ve herbirince ayrı ayrı itiraz sürecinin yürütülmesi gerekirken, elbirliği ile mülkiyette ortaklardan birine tebligat yapılması ve biri tarafından itiraz sürecinin yürütülmesi yeterli olacaktır.


12. Kapsama girebilecek olanların hepsi için aynı anda uygulama yapılması eşitlik ilkesine daha uygun olacaktır.


Kanun kapsamına giren mükelleflerin değerleme süreçlerinin tamamının bitirilmesinden sonra hepsi için aynı anda uygulamanın başlaması eşitlik ilkesi açısından daha yerinde olacaktır.


13. İtiraz sonucunu beklemeden dava açılsa mı?


Mükellefler kendilerine gelen yazı üzerine veya 15 gün içinde henüz itiraz süreci devam ederken (yani henüz değerleme süreci tamamlanmadan, değerleme kesinleşmeden) dava açsalar daha sağlam olur mu? Belki daha önceki yazımızda bahsettiğimiz Danıştay 9. Daire kararı dikkate alındığında daha sağlam olabilir gibi durmakta. Lakin bu kez mahkemelerin, bizce haklı olarak, henüz bitirilmemiş, kesinleşmemiş bir işleme karşı dava açılmış olması nedeniyle davanın reddini kuvvetli bir ihtimal haline getirmektedir. Bu nedenle, bir hukukçu olarak henüz itiraz süreci bitmemiş ve kesinleşmemiş bir idari işleme karşı, sırf evhama kapılarak dava açmayı yersiz buluyoruz. Aksi bir durumu yani hukuki bir tuzak olabileceği düşüncesi ile evhama kapılmayı Türk hukuk ve yargı sistemine haksızlık addediyoruz. Böyle bir durumun oluşabilme ihtimalinin bulunması halinde, Anayasamızın 40/2. maddesi çerçevesinde, mükelleflerin uyarılmış olmalarının gerekeceğini düşünüyoruz.


14. Ödeme emrine dava açılabilir mi?


Vergi beyan edildikten sonra ödenmezse yürütmeyi durdurma kararı olmadıkça idarenin takip imkânı olacaktır. Ödeme emri gönderilecek ve sonrasında hacizli takip süreci başlatılabilecektir. Ödeme emrine karşı da dava açılabilir. Lakin bu durum davanın kaybı halinde ilave maliyet yaratacaktır.


15. İtiraz dilekçesini nasıl vereceğiz?


İtiraz dilekçelerini doğrudan TKGM’e veya bulunduğumuz ildeki TKGM’ye bağlı il müdürlüğüne, değerleme yazısını teslim tarihinden itibaren 15 günü geçirmeden, kayıttan geçirerek (kayıt numarası alarak, mümkünse itiraz dilekçenizin bir kopyası üzerine bu kayıt numarasını kaydettirmek suretiyle) teslim etmekte fayda bulunmaktadır.


Her bir gayrimenkul için ayrı ayrı yazılarla değer bildirimi yapılmaktadır. Bu nedenle tavsiyemiz itirazın da ayrı ayrı yapılmasıdır.


16. Değerlemede atıfta bulunulan ilgili mevzuat nedir?


Bu konuda belirsizlik devam ediyor. Anayasamızın 73.maddesi dikkate alındığında vergi matrahının belirlenme sürecinin çok açık ve ayrıntılı olarak kanunla düzenlenme gerekliliği çok açıktır.


17. Tapu harçları vb. diğer işlem vergileri de etkilenir mi?


Otomatik bir etkilenme olmamakla birlikte ileride bu konuda düzenleme yapılması olasılığı yüksek gibi durmaktadır.


18. Bu kanun sonrası portföy vergilemesine mi geçilecek?


Yapılan tartışmalar dikkate alındığında, bu konuda ikinci adımın, değeri beş milyonu aşan konutlar yerine, “bir kişinin beş milyonu aşan gayrimenkul portföyü”, şekline dönüşmesi olasılığı yüksektir.


Bu konuda en fazla eleştiri verginin adaletsizliği yönüyle yapılmakta ve 100 tane 4.9 milyonluk meskeni olan, yani toplamda 490 milyonluk varlığa sahip kişi hiç vergi ödemeyecekken, tek, değeri 5 milyonu aşan meskeni olan kişi vergi kapsamına girecektir. Çok kuvvetle muhtemeldir ki yapılacak bir değişiklikle Kanunun kapsamı genişletilecektir.


19. Bir af mı gelecek?


Bu konu bir dilek gibi dile getirilmektedir. Açıkçası biz beklemiyor olmakla birlikte, gelecek sene, Nisan sonrası böyle bir olasılığı tamamen yadsıyamıyoruz.


20. Bu düzenleme çok çeşitli açılardan Anayasamıza aykırı.


Bu düzenlemenin Anayasamızın 73. maddesine birçok açıdan aykırılık teşkil ettiği düşüncesindeyiz.


Anayasaya aykırılık iddiasının itiraz dilekçesinde ortaya konması gerekmiyor.


Anayasaya aykırılık iddiası vergi beyanı açılacak davalarda ileri sürülmelidir.


Anayasa Mahkemesine Millet Meclisinde gurubu bulunan partilerce gidilebileceği gibi mükelleflerin açacağı davalarda, mükelleflerin talebi uygun bulunursa, mahkemelerce götürülebilecektir.


Önerilen Bağlantılar : Anneler günü konut kampanyaları