Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

Arsa vergisi kanunu!

Türkiye sınırları içinde bulunan arazi ve arsalar 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu hükümlerine göre Arsa Vergisine tabi tutuluyor. İşte arsa vergisi kanunu..



Türkiye sınırları içinde bulunan arazi ve arsalar 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu hükümlerine göre Arsa Vergisine tabi tutuluyor.


Arsa Vergisini, arsanın maliki, varsa intifa hakkı sahibi her ikisi de yoksa araziye malik gibi tasarruf edenler ödüyor. Vergi senede iki eşit taksit halinde ödeniyor. İlk taksit ödemesi Mart, Nisan ve Mayıs aylarında ikinci taksit ödemesi ise Kasım ayında yapılıyor.


1319 SAYILI KANUN İKİNCİ KISIM

Arazi Vergisi


BİRİNCİ BÖLÜM

Mükellefiyet


Mevzuu


Madde 12 – (1610 sayılı Kanunun 7'nci maddesiyle değişen şekli) Türkiye sınırları içinde bulunan arazi ve arsalar 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu hükümlerine göre Arazi Vergisine tabi tutuluyor.


Belediye sınırları içinde Belediyece parsellenmiş arazi arsa sayılır.


Belediye sınırları içinde veya dışında bulunan parsellenmemiş araziden hangilerinin bu kanuna göre arsa sayılacağı Bakanlar Kurulu Kararı ile belli edilir.


Aksine hüküm olmadıkça bu kanunun diğer maddelerinde yer alan arazi tabiri arsaları da kapsar.


Mükellef


Madde 13 – Arazi Vergisini, arazinin maliki, varsa intifa hakkı sahibi her ikisi de yoksa araziye malik gibi tasarruf edenler öder.


Bir araziye (4751 sayılı Kanunun 6/B maddesiyle değişen ibare Yürürlük: 9.4.2002) paylı mülkiyet(*) halinde malik olanlar, hisseleri oranında mükelleftirler. (4751 sayılı Kanunun 6/B maddesiyle değişen ibare Yürürlük: 9.4.2002) Elbirliği mülkiyette(**) malikler vergiden müteselsilen sorumlu olurlar.


Mülkiyeti ihtilaflı bulunan arazi için mutasarrıfı bulunmıyan kişiler tarafından ödenen Arazi Vergileri ihtilafın ödeme yapan aleyhine sonuçlanması halinde ihtilafla ilgili bulunanların karar tarihinden itibaren bir yıl içerisinde başvurmaları şartiyle kendilerine ret ve iade olunur.


(*)(Değişmeden önceki ibare) müşterek mülkiyet

(**) (Değişmeden önceki ibare) iştirak halinde mülkiyette



İKİNCİ BÖLÜM

Muaflık ve İstisnalar


Daimi Muaflıklar


Madde No 14 – (2536 sayılı Kanunun 2'nci maddesiyle değişen fıkra) Aşağıda yazılı arazi (5228 Sayılı Kanunun 59/14 maddesiyle değişen ibare (*), Yürürlük: 31.07.2004) kiraya verilmemek (24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanun kapsamında yapılan işletme hakkı devirleri hariç) şartıyla Arazi Vergisinden daimi olarak muaftır. ( (5020 sayılı Kanunun 9'uncu maddesiyle değişen ibare; Yürürlük:26.12.2003) (a), (b), (f) ve (ı)(*) fıkralarındaki arazi için kiraya verilmeme şartı aranmaz.)


a) Katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyelere ve köy tüzel kişiliğine, kanunla kurulan üniversitelere ve Devlete ait arazi;


b) İl Özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birlikler veya bunlara bağlı müesseseler tarafından işletilen:


aa) Su, elektrik, havagazı, mezbaha ve soğuk hava işletmelerine ait arazi;


bb) Belediye sınırları içindeki yolcu taşıma işletmelerine ait arazi;


c) Kamu menfaatlerine yararlı derneklere ait arazi (Kurumlar Vergisine tabi işletmelere ait olmamaları veya bunlara tahsis edilmiş bulunmamaları şartiyle);


d) Yabancı devletlere ait olup gerek elçilik ve konsolosluk binaları, gerekse elçilerin ikametlerine mahsus binalar yapılmak üzere sahip olunan arazi ve arsalar ile bu çeşit binalardan yanan, yıkılanların arsaları (karşılıklı olmak şartiyle) ve merkezi Türkiye'de bulunan milletlerarası kuruluşların Türkiye'deki temsilciliklerine ait arazi ve arsalar;


e) Mezarlıklar,


f) (2536 sayılı Kanunun 2'nci maddesiyle eklenen fıkra) Türk Silahlı Kuvvetlerini (Jandarma Genel Komutanlığı dahil) güçlendirmek amacıyla kurulmuş vakıflara ait arazi ve arsalar.


g) (3239 sayılı Kanunun 104'üncü maddesiyle eklenen fıkra) Belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunan arazi. (Gelir Vergisinden muaf esnaf ile (4369 sayılı Kanunun 81/M-1 maddesiyle değişen ibare. Yürürlük: 1.1.1999) basit(**) usulde Gelir Vergisine tabi mükellefler tarafından bizzat işyeri olarak kullanılan arsa ve arazi hariç olmak üzere, ticarî, sınaî ve turistik faaliyetlerde kullanılan arazi ile arsalar ve arsa sayılacak parsellenmemiş arazi için bu muafiyet uygulanmaz.)


h) (4586 sayılı Kanunun 14’üncü maddesiyle eklenen fıkra; Yürürlük:29.06.2000) Petrolün boru hatları ile transit geçişi ile ilgili projeler kapsamında; kamulaştırma ile görevlendirilen kamu kurum veya kuruluşunun maliki veya irtifak hakkı sahibi olduğu ve ilgili proje yatırımcıları lehine irtifak hakkı tesis edilmiş gayrimenkuller.


ı) (5020 Sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle eklenen fıkra; Yürürlük:26.12.2003) 4389 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimleri veya hisseleri kısmen veya tamamen Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna intikal eden bankalara, tasfiyeleri Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu eliyle yürütülen müflis bankaların iflas idarelerine ait arazi ve arsalar.


(*)(Değişmeden önceki şekli) (a), (b), (f)

(**) (Değişmeden önceki şekli) götürü



Geçici Muaflıklar


Madde 15 – (1610 sayılı Kanunun 8'inci maddesiyle değişen şekli) Aşağıda yazılı arazi geçici olarak Arazi Vergisinden muaftır:


a) Özel kanunlarına göre, Devlet ormanları dışında insan emeğiyle yeniden orman haline getirilmek üzere ağaçlandırılan arazi 50 yıl;


b) Toprak ve topoğrafik özellikleri ve erozyon gibi sınırlayıcı faktörler sebebiyle kültür bitkilerinin yetişmelerini engelliyen araziden; bataklık, turbiyer, çorak, makilik, çalılık, taşlık ve sair haller dolayısiyle üzerinde tarım yapılamayan sahaların, ıslah tedbirleriyle yeniden tarıma elverişli hale getirilmesinde 10 yıl;


c) Teknik, ekonomik ve ekolojik bakımlardan gerekli şartları haiz olan arazide yeniden fidanla dikim veya aşılama veya yeniden yetiştirme suretiyle ağaçlık, meyvalık, bağ ve bahçe meydana getirilmesinde asgari 2 yıl, azami 15 yıl;


d) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca, organize sanayi bölgeleri için iktisap olunduğu veya bu bölgelere tahsis edildiği kabul edilen arazi (Sanayici lehine tapudaki tescilin yapılacağı tarihe kadar).


Geçici olarak muaflıktan istifade için arazinin bu maddede yazılı cihetlere tahsis edilmiş olduğunun ilgili vergi dairesine bütçe yılı içinde bildirilmesi şarttır. Muafiyetler, arazinin tayin olunan cihetlere tahsis edildiği yılı takibeden bütçe yılından başlar. Bütçe yılı içinde bildirim yapılmazsa muafiyet bildirimin yapıldığı yılı takibeden bütçe yılından muteber olur. Bu takdirde bildirimin yapıldığı bütçe yılının sonuna kadar geçen yıllara ait muafiyet hakkı düşer.


(a) ve (b) fıkralarında yazılı muafiyet konusu arazinin bu fıkralarda gösterilen cihetlere tahsis edilmiş olup olmadığının şartları ile (c) fıkrasına göre geçici muafiyet verilecek haller, bunların şartları ve muafiyet süreleri Tarım ve Orman Bakanlıkları ile Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin mütalaası alınmak suretiyle Maliye Bakanlığınca belli edilir ve Bakanlar Kurulu kararı ile yürürlüğe konulur.


Arazi Vergisinde İstisna


Madde 16 – (4369 sayılı Kanunun 81/M-2 maddesiyle değişen fıkra. Yürürlük: 29.7.1998) Mükelleflerin bir belediye ve bu belediyenin mücavir alan sınırları içinde bulunan arazisinin (arsalar hariç) toplam vergi değerinin 250 000 000 lirası Arazi Vergisinden müstesnadır. Bu miktarı üç misline kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.


Bu hükmün tatbikatında mükellef ile eş ve velayet altındaki çocuklara ait arazi değerleri toplu olarak nazara alınır.


Bu maddede yazılı istisna, hisseli arazide mükelleflerin hisse miktarları ayrı ayrı nazara alınmak suretiyle uygulanır.(*)


(*) Madde 16 – (Değişmeden önceki şekli) (3239 sayılı Kanunun 105'inci maddesiyle değişen fıkra) Mükelleflerin bir belediye ve bu belediyenin mücavir alan sınırları içinde bulunan arazisinin (arsalar hariç) toplam vergi değerinin 1 000 000 lirası Arazi Vergisinden müstesnadır. Bu miktarı üç misline kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.


Bu hükmün tatbikatında mükellef ile eş ve velayet altındaki çocuklara ait arazi değerleri toplu olarak nazara alınır.

Bu maddede yazılı istisna, hisseli arazide mükelleflerin hisse miktarları ayrı ayrı nazara alınmak suretiyle uygulanır.


ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Matrah ve Nispet


Matrah

Madde 17 – (1610 sayılı Kanunun 10'uncu maddesiyle değişen şekli) Arazi Vergisinin matrahı arazinin bu kanun hükümlerine göre tespit olunan vergi değeridir.


Nispet

Madde 18 – (4736 sayılı Kanunun 4/B maddesiyle değişen madde,Geçerlilik; 01.01.2002 Yürürlük; 19.01.2002) Arazi vergisinin oranı binde bir, arsalarda ise binde üçtür. Bu oranlar, (5281 Sayılı Kanun'un 43/4-b maddesi ile değişen ibare Geçerlilik: 01.01.2005 Yürürlük: 31.12.2004) 5216 Sayılı Kanunun uygulandığı büyük şehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde % 100 artırımlı uygulanır. Bakanlar Kurulu, vergi oranlarını yarısına kadar indirmeye veya üç katına kadar artırmaya yetkilidir.(**)


(***) (5281 Sayılı Kanun ile Değişmeden Önceki şekli) 3030 Sayılı Kanunun

(**) (4736 sayılı Kanunla değişmeden önceki madde)(4369 sayılı Kanunun 67'incı maddesiyle değişen madde Yürürlük; 29.7.1998) Arazi vergisinin oranı binde 1'dir. Arsalarda bu oran binde 3 olarak uygulanır. Bakanlar Kurulu bu oranları, yarısına kadar indirmeye veya üç katına kadar artırmaya yetkilidir.(*)

(*) Madde 18 – (Değişmeden önceki şekli) (2587 sayılı Kanunun 6'ncı maddesiyle değişen madde) Arazi Vergisinin nispeti binde 3'tür.

(3239 sayılı Kanunun 106'ncı maddesiyle değişen fıkra) Arsalar için vergi nispeti binde 6'dır.



Mükellefiyetin Başlaması ve Bitmesi


Madde 19 – (4751 sayılı Kanunun 2/C maddesiyle değişen fıkra Yürürlük: 9.4.2002 Geçerlilik: 1.1.2002)


Arazi vergisi mükellefiyeti;


a) 33 üncü maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması halinde bu değişikliklerin vuku bulduğu tarihi, aynı maddenin (8) numaralı fıkrasında yazılı halde ise bu duruma bağlı olarak takdir işleminin yapıldığı tarihi,


b) Dört yılda bir yapılan takdir işlemlerinde takdir işleminin yapıldığı tarihi,


c) Muafiyetin sukut ettiği tarihi,


Takip eden bütçe yılından itibaren başlar. (*)


Vergiye tabi iken muaflık şartlarını kazanan araziden dolayı mükellefiyet, bu olayın vukubulduğu tarihi takibeden taksitten itibaren sona erer.


Kanunların verdiği yetkiye dayanılarak tasarrufu yasak edilen arazinin vergisi, mükelleflerce keyfiyetin vergi dairesine bildirilmesi veya vergi dairesince re'sen tespit edilmesi üzerine, yasaklama tarihini izleyen taksitlerden itibaren bu hallerin devam ettiği sürece alınmaz.


Deprem, su basması, yangın gibi tabii afetler sebebiyle yanan, yıkılan binaların arsalarına ait vergiler, bu olayların vukua geldiği tarihleri takip eden bütçe yılından itibaren iki yıl süre ile alınmaz.


Üzerine bina yapılan arsanın Arazi Vergisi mükellefiyeti, inşaatın bittiği yılı takibeden bütçe yılından itibaren sona erer.


(*) (Değişmeden önceki fıkra) (1610 sayılı Kanunun 12'nci maddesiyle değişen şekli) Arazi Vergisi mükellefiyeti;

a) Bu Kanun hükümlerine göre mükelleflerin genel beyana davet edildikleri tarihi,

b) Bu Kanunun 33'üncü maddesinin 1-7 numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması halinde bu değişikliklerin vukubulduğu, aynı maddenin 8 numaralı fıkrasında yazılı halde ise mükelleflerin beyana davet edildiği tarihi,

c) Muafiyetin sukut ettiği tarihi,

Takibeden bütçe yılından itibaren başlar.



DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Verginin Tarh ve Tahakkuku


Beyan Esası


Madde 20 – (4751 sayılı Kanunun 7/b maddesiyle kaldırılmıştır Yürürlük: 9.4.2002)(*) 


(*) (Değişmeden önceki şekli) (2587 sayılı Kanunun 7'nci maddesiyle değişen şekli) Arazi Vergisi, mükelleflerin yazılı beyanı üzerine tarh ve tahakkuk ettirilir.


(3239 sayılı Kanunun 107 nci maddesiyle değişen fıkra) Şu kadar ki; mükelleflerin arsalar ve arazi ile ilgili olarak beyan edecekleri değerler, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun asgarî ölçüde birim değer tespitine ilişkin hükümlerine göre takdir komisyonlarınca her mahalle ve arsa sayılacak parsellenmemiş arazide her köy için cadde, sokak veya değer bakımından farklı bölgeler, arazide her il veya ilçe için arazinin cinsi (Kıraç, taban ve sulak) itibariyle takdir olunan birim değerlere göre hesaplanan miktardan düşük olamaz. Düşük beyanda bulunulması halinde, mükellefin beyanı vergi dairesince birim değere göre hesaplanan miktara yükseltilerek tahakkuka esas alınır ve mükellefe bildirilir. (4369 sayılı Kanunun 82/6 ncı maddesiyle kaldırılmıştır. Yürürlük: 29.7.1998, Geçerlilik: 1.1.1998)(1)


(3239 sayılı Kanunun 107'nci maddesiyle değişen fıkra) İkinci fıkra hükmü, turistik bölgelerdeki cadde, sokak veya değer bakımından farklı bölgelerde ilgili valilerce tespit edilecek pafta, ada veya parseller için yapılacak takdirler hakkında da tatbik edilir.

Geçici ve daimi muafiyetten faydalanacak olanların da beyanname vermeleri mecburidir.


Ancak Devlete ait arazi için beyanname verilmez.

Bir vergi dairesi faaliyet bölgesi içindeki bir mükellefe ait arazi bir beyannamede, arsalar ise ayrı bir beyannamede birleştirilerek beyan olunur.


(1) Vergi dairesince hesaplanan miktar ile mükellefin beyanı arasındaki farka kusur cezası uygulanır.



Verginin Tarh ve Tahakkuku


Madde 21 – (4751 sayılı Kanunun 2/D maddesiyle değişen madde Yürürlük: 9.4.2002) Arazi vergisi, ilgili belediye tarafından;


a) Dört yılda bir defa olmak üzere takdir işlemlerinin yapıldığı yılı takip eden yılın Ocak ve Şubat aylarında,


b) 33 üncü maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerle bildirim verilmesi icabeden hallerde, vergi değerini tadil eden sebeplerin meydana geldiği bütçe yılını takip eden yılın Ocak ayı içinde, vergi değerini tadil eden sebep bütçe yılının son üç ayı içinde vuku bulmuş ve bildirim, vergi değerini tadil eden sebebin meydana geldiği, bütçe yılını takip yılda verilmiş ise bildirimin verildiği tarihte,


c) 33 üncü maddenin (8) numaralı fıkrasında yazılı hallerde, takdir işlemlerinin yapıldığı bütçe yılını takip eden yılın Ocak ve Şubat aylarında,


29 uncu maddeye göre hesaplanan vergi değeri esas alınarak yıllık olarak tarh olunur. Bildirim posta ile gönderilmiş ise vergi, bildirim verme süresinin son gününü takip eden yedi gün içinde tarh olunur. Bu suretle tarh olunan vergiler, tarh edilen tarihte tahakkuk etmiş sayılır ve mükellefe bir yazı ile bildirilir.


Yapılan tarh ve tahakkuku takip eden yıllarda, 29 uncu maddeye göre tespit edilen vergi değeri üzerinden hesaplanan arazi vergisi, her bütçe yılının başından itibaren o yıl için tahakkuk etmiş sayılır.


Bir il veya ilçe sınırları içerisinde birden fazla belediye olması halinde, belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunan araziye ait arazi vergisini tarha yetkili olacak belediye, ilgili valiler tarafından belirlenir.(*) 


(*) (Değişmeden önceki şekli) (3239 sayılı Kanunun 108'inci maddesiyle değişen fıkra) Arazi Vergisi ilgili belediye tarafından mükellefin beyanı üzerine yıllık olarak tarh ve tahakkuk ettirilir. Şu kadar ki, bir il veya ilçe hududu içerisinde birden fazla belediye olması halinde belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunan araziye ait Arazi Vergisini tarha yetkili olacak belediye ilgili valiler tarafından belirlenir.


(4369 sayılı Kanunun 68'inci maddesiyle değişen fıkra. Yürürlük; 29.7.1998) Genel beyan dönemi veya vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması halinde mükellefiyetin başlangıç yılını takip eden yıllarda, bu Kanunun 29 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına göre tespit edilen matrah üzerinden hesaplanan arazi vergisi, her takvim yılının başından itibaren o yıl için tahakkuk etmiş sayılır.(1)

(1) (Değişmeden önceki şekli) Yapılan bu tarh ve tahakkuku takibeden yıllarda Arazi Vergisi her bütçe yılının birinci (Dahil) ayından itibaren o yıl için tahakkuk etmiş sayılır.





Işıl Seren KESKİN/Emlakansiklopedisi.com