Posta köşe yazarı Tamer Heper, bugünkü yazısında icralarda yaşanan sıkıntıları kaleme aldı..
Cumartesi günü sulh hukuk mahkemesi müdürleri hakkında yazdığım ‘Müdürler sıkıntıda’ başlıklı yazıdan sonra icra müdürlerinden de pek çok e-mail aldım. Birçoğu kendi sıkıntılarından söz ederken biri ‘sanki onlar boş oturuyormuş da kendilerine yeni bir avantaj sağlanmış’ dediğimi zannetmiş.
Oysa yazımın sonunda, “İş yükü nedeni ile icra dairelerine adım atmak mümkün değil, onların bu ağır şartlar altında nasıl çalıştığına ben şaşıyorum. Ancak işi sıkışık birinden bir başka sıkışık durumdakine devretmek çözüm değil” demiştim.
Diğerleri ise genellikle şu şikayeti dile getirmiş: İcra müdürleri henüz müdür olarak kabul görmüyor. Zira kendi bakanlığımız bünyesinde bile halen İcra Müdürlüğü değil de icra dairesi gözü ile bakılıyor. Kamu kurumlarında müdür unvanı taşıyan herkesin ek göstergesi 3600 iken, tek istisnası icra müdürleridir. İcra müdürlerine verilen, düz memur ek göstergesi olan 2200’dür.
YETERLİ DEĞİL
Ek gösterge konusunu ben de bilmiyordum. Ancak iş yüklerini bilmemek mümkün değil. Konu hakkında bilgi sahibi olmak için icra dairesinin kapısından baksanız anlarsınız. Binlerce dosya artık arşive falan sığmıyor koridorlara dizilmiş. İcra dairesinin içinde ise adım atacak yer yok.
Üstelik icra memuru, icra dairesi dışında hacizlere gittiği gibi, daire içinde de önüne gelen dosyalara anında karar vermek zorunda. Hacizlere 15-20 dosya ile çıktıklarını görüyorum. Bu durum çok sıkıntılıdır. Hem geniş bir bilgiyi hem de çok büyük tecrübeyi gerektirir.
Sadece satış konusunda yükü almak yeterli değildir. Yeterli sayıda icra dairesi açılması ve tecrübeli elemanların yer değiştirmeden görev yapmalarının sağlanması gerekmektedir. Tabii maddi yönden de ihmal etmemek şartıyla. Şunu da unutmayalım, icra müdürlüklerindeki bu sıkıntı vatandaşı da mağdur ediyor.
Önerilen Bağlantılar : Anneler günü konut kampanyaları