Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

Kıyı kenar çizgisi içinde kalan tapulu taşınmazların hukuki durumu!

Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturulduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırı oluyor.


Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturulduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırı oluyor.


Orijinal pafta, bu paftadan çoğaltılmış bir takım ozalit pafta, mahallindeki tutanak ve ölçü işlemleri ile ilgili belgeler valiliğe sunulur. Valilik uygun görüşü ile birlikte bu belgeleri ve konu ile ilgili diğer belgeleri Bakanlığa gönderir.


Uygun görülen kıyı kenar çizgileri bakanlıkça onaylanarak yürürlüğe girer. Peki, kıyı kenar çizgisi içinde kalan gayrimenkullere ne olur?


Kıyı kenar çizgisi ile kıyı çizgisi arasında kalan vatandaşın tapulu yerlerini kıyı kenar çizgisinde kaldığı gerekcesiyle hiç bir bedel ödemeden elinden alınıyordu.  


Yargıtay 1. hukuk dairesi tarafından verilen karara göre; Türkiyenin taraf olduğu uluslar arası sözleşmeler başta Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi çerçevesinde olayın değerlendirilmesi gerektiğine ve bedelsiz olarak vatandaşın yerlerinin alınamayacağını mutlaka bir bedel ödenmesi gerektiğine karar verdi.


Bu karar üzerine yerel mahkemelerde vatandaşlar tazminat davaları açabiliyor.



Yargıtay Kararı için tıklayın.



Işıl Seren KESKİN/Emlakansiklopedisi.com