Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

Taksim Gezi Parkı

Topçu Kışlası projesiyle İstanbullular’ın dikkatini çeken parktır. Taksim Gezi Parkı için çevreciler, 2013’te 27 Mayıs’ı 28 Mayıs’a bağlayan gece parka giren dozerleri engellemek için eylem yaptı. Polis çevrecilere müdahale etti.




Taksim Gezi Parkı
Taksim Gezi Parkı


Taksim Gezi Parkı nerede? 


İstanbul'un Avrupa yakasında Beyoğlu İlçesi sınırları içinde kalan Taksim bölgesinde bulunan parktır. Daha önce Topçu Kışlası'nın bulunduğu Taksim Gezi Parkı, bölgeye AVM projesi yapmak istenmesiyle çevrecilerin tepkisini çekmiştir.


1600-1700′lü yıllarda şuan Taksim Meydanı olarak bilinen alan mezarlıktı. Mezarlık  büyüklükte dünyanın sayılı mezarlıkları arasında olduğundan “büyük mezarlık” olarak adlandırılıyordu.


1732′de “büyük mezarlık“a bir su deposu yaptı Osmanlı. Şehir dışından getirdiği suyu burada depoladı. Suyun depolandığı yere de sekiz köşeli taş bir bina yaptırmış. Şehrin diğer semtlerine, suları buradan dağıttı yani buradan "Taksim" etti.


İstanbul 1850′li yıllarda geniş meydanlara ihtiyaç duyulunca, mezarlıkları kaldırdı Osmanlı. Haliyle“büyük mezarlık” oldu büyük bir meydan.


Suları taksim eden sekiz köşeli bu küçük mekan da büyük meydana adını verdi.


Taksim Gezi Parkı’na yapılmak istenen proje nedir?



Topçu Kışlası: Ak Parti hükümetinin Taksim'e hemen ve yeniden inşa etmek istediği, 1940 yılında yıkılmış kışladır.

3. Selim zamanında, Selimiye Kışlası’nın karşılığı olarak 1780 yılında inşa edildi.  Krikor Balyan tarafından tasarlanan kışla, Kabakçı Mustafa İsyanı sırasında tahrip edildi. Tophane Müşiri Halil Paşa’nın isteğiyle 19.yy mimari ile yeniden inşa edildi. 1860-1870 yılları arasında en gösterişli zamanlarını yaşayan yapının 31 Mart olaylarında da önemli bir yeri oldu. İsyanlardan sonra 1913 yılında Sanayi ve Ticaret Şirket-i Milliye-i Osmaniye 'ye satıldı. 1.Dünya Savaşı sonrasında ise Fransız kuvvetleri yönetimindeki askerlere tahsis edildi. Cumhuriyet döneminde futbol turnuvalarının yapıldığı kışla, Taksim Stadı adını aldı. Şehir planlamacısı olan Henri Proust'un önerisi üzerine 1940 yılında konut ve sosyal alan olarak düzenlenmeye başlanmış olsa da bir kısmını tamamlanabildi.  İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi de 2011 yılında, Kentsel Tasarım Projesi kapsamında yeniden inşa etmek istedi. Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin kararına onay vermedi.



Taksim Topçu Kışlası projesi ne zaman onaylandı, neden karşı çıkılmıştı?



Milliyet Gazetesi’nin 28 Şubat 2013 tarihli haberine göre; Taksim Yayalaştırma Projesi’nin en önemli ayağı Topçu Kışlası’na Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’ndan onay çıktı.


Gezi Parkı’nın yerine 1940 yılında yıkılan Topçu Kışlası’nın yeniden yapılmasına ilişkin projeyi “Gezi Parkı’nın tarihe tanıklık ettiği” gerekçesiyle uygun bulmayarak oybirliğiyle reddeden İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun kararı, Koruma Yüksek Kurulu’ndan döndü. Koruma amaçlı imar planları ile bunların her türlü değişikliklerini inceleyip onaylama yetkisine sahip olan Yüksek Kurul’un kararı, aynı zamanda nihai karar sayılıyor.


Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarıyla ilgili hizmetlerin, bilimsel esaslara göre yürütülmesini sağlamak üzere kurulan ve üst kurul olarak kabul edilen Kültür Bakanlığı’na bağlı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu,  Topçu Kışlası’nın yapımını onaylamış oldu. Yasaya göre, Koruma kurum ve kuruluşları (belediyeler dahil) ile gerçek ve tüzel kişiler, Koruma Yüksek Kurulu ve koruma kurullarının kararlarına uymak zorunda.


Koruma kurullarınca alınan kararlar nedeniyle uygulamada doğan genel sorunları değerlendirerek nihai görüş veren Koruma Yüksek Kurulunun tabii üyeler dışındaki altı üyesi, koruma kurulu başkanları arasından Kültür Bakanı tarafından belirleniyor.


Topçu Kışlası projesinin detayları için tıklayın!



Taksim Gezi Parkı’nda neler yaşandı?



İstanbul'da, Taksim'i yağmalama projesinin bir unsuru olan Gezi Parkı'nı Topçu Kışlası adı altındaki AVM'ye çevirmek için 00.30 sıralarında atıldı ancak bölgede yaşayanlar yıkıma engel oldu. Cumhuriyet Gazetesi’nin haberine göre; dozer ayrılırken çevredekiler Taksim Gezi Parkı'nda dün akşamdan beri nöbete başladı. 28 Mayıs 2013 günü polis dağılmayan gruba biber gazıyla müdahale etti. Yıkım başladı. Gerginlik sürüyor.


İstanbul- Taksim Gezi Parkı’nın Topçu Kışlası adı altında bir alışveriş merkezine dönüştürülmesi için atılan ilk adım bölgede yaşayanların direnişine takıldı. Taksim’i yağmalama projesinin bir ayağı olan Topçu Kışlası AVM projesi için bugün 00.30 sıralarında bir dozer parka girdi. Dozerin ağaçlara yaklaştığını gören çevredekiler parkın yıkılmaya çalışıldığını düşünerek dozerin önünde durdu.


Dozerin parka geldiğini görenlerin sordukları sorulara dozer sürücüsü yol  açtığını söyledi. O sırada parkta bulunan bir mimar “projede böyle bir yol yok” dedi. Parkta bir araya gelenlerin sayısı artınca dozer sürücüsü ve diğer çalışanlar sabah 07.30′da dönmek üzere saat 01.30 alandan ayrıldı. Çalışanların ayrılmasının ardından bölgede bulunanlar nöbet tutmaya başladı.


Kent Hareketleri Forumu Sekreteri Ece Demirel, Divan Otel önünde nöbete başladıklarını belirterek, Taksim için herkesin nöbete destek vermesi çağrısında bulundu.


Taksim Dayanışması Bileşenleri üyesi Cem Tüzün, yayalaştırma projesinde yayaların unutulması üzerine, Gezi Parkı'nın duvarının yıkılıp yaya yolu yapılmaya çalışıldığını ileri sürdü. 


Tüzün, "Yasalara, projeye, ihale sözleşmesine aykırı olarak yapılan keyfi bir uygulama var. Bununla ilgili olarak hukuk devletinin bu olaya müdahil olmasını bekliyoruz. Ve bunu gerçekleştirene kadar da yurttaşlar olarak kentli hukukumuza biz sahip çıkıyoruz" diye konuştu. Cem Tüzün ayrıca Taksim Dayanışma Bileşenleri olarak yaklaşık 80 sivil toplum kuruluşunun imzasıyla yerinde tespit etmesi için Koruma Kurulu'na dilekçe yazdıklarını dile getirdi. 


Grubun Gezi Parkı'ndaki bekleyişi devam ediyor. Belediyeden veya projeyi yürüten inşaat firması tarafından şuana kadar herhangi bir açıklama yapılmadı.


Dün akşamdan beri nöbet tutan yurttaşlara polis gruba biber gazıyla müdahale etti. Yıkım başladı. Gerginlik sürüyor.



Taksim Gezi Parkı daha önce mezarlık mıydı?



Taksim Topçu Kışlası'nın yeniden inşası için taşlar örülüyor. Görünen o ki eldeki tek somut taş, Gezi Parkı'nın merpenlerinde kullanıldığı söylenen Ermeni mezarları. (Taksim Meydanı, 1939)


Radikal İki’nin 19 Haziran tarihli nüshasında, Başbakan Erdoğan’ın seçim öncesi bir “proje” olarak sunduğu Taksim Topçu Kışlası’nı yeniden inşa etme niyetinin en az iki yıl öncesine dayandığından ve bunun için yasal zemin oluşturulma çabasından bahsetmiştim. Anlaşılan bu çaba meyvelerini veriyor. Çünkü daha şifahi olarak reddetmelerine rağmen II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun, Beyoğlu Belediyesi’nin başvurusu üzerine bugün mevcut olmayan kışlayı “korunması gerekli kültür varlığı” olarak tescil ettiği ortaya çıktı. 1939’da tümüyle yıkılan bir yapının “korunma” kararı bir tartışma konusu. Ama önce güncel bir başka gelişmeden bahsetmek istiyorum. 


Yazının yayınlandığı hafta Kasımpaşa’daki yol inşaatında çalışan kepçenin dişlerine Ermenilere ait mezar taşları takıldı. Mezar taşları büyük olasılıkla 1865’te gömüye kapatılan ve Taksim Kışlası’nın etrafında bulunan Surp Hagop (Pangaltı Ermeni) Mezarlığı’na aitti. Ve araştırmacı Kevork Pamukciyan’a göre bu mezarlar, Gezi Parkı’nın (İnönü Gezisi) basamaklarının inşasında da kullanılmıştı. (K. Pamukciyan, Zamanlar Mekanlar İnsanlar, İstanbul, 2003) 


‘Var olmayan’ cemaatin mezarlığı 


Bugünkü Taksim Meydanı’ndan Harbiye’deki Askeri Müze’ye uzanan mezarlık en erken 1560 yılından, veba salgını nedeniyle kapatıldığı 1865’e kadar, mülkiyetini elinde bulunduran Ermeni cemaati tarafından kullanılıyordu. Armaveni Miroğlu’nun makalesinden faydalanarak aktarıyorum (Toplumsal Bilimler Habercisi, Ermenistan Bilimler Ulusal Akademisi, 2008/1): Mezarlık ilk kez 1872’de, kışlaya verilmek üzere cemaaten alınmak istendi. Ancak Sultan Abdülaziz’in fermanı buna engel olur. 1926’da ikinci atak gelir: Beyoğlu Belediyesi, Ankara ’daki Tapu Genel Merkezi’ne başvurarak mezarlığın kendi adına kaydedilmesini ister. Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi, mezarlığın tapusunu merkeze sunarak arazinin sahipsiz ve metruk olmadığını belgelemesine rağmen Belediye mezarlığa el koyar. Patrikhane avukatları karara itiraz eder. Belediye avukatları işi, Türkiye ’de Ermeni cemaati ve Ermeni Patrikhanesi’nin mevcut olmadığını iddia etmeye kadar götürür. Mahkeme sunulan belgeler ışığında 

Türkiye’de -en azından- Ermenilerin varlığını kabul eder. Ancak Türk “uzman” ve tarihçilerin bulunduğu heyet tarafından hazırlanan rapor, mezarlığın Sultan Bayazıt Vakfı sınırları içerisinde olduğunu söyler. İstanbul Hukuk Mahkemesi, Mezarlıklar Kanunu göre mezarlığın metruk olduğuna ve 1933’te Belediye’ye geçmesine karar verir. 


Sultanahmet yangını 


Patrikhane Yargıtay’a gider, yeni davalar açar. Derken 3 Aralık 1933 gecesi Sultanahmet Adliyesi yanar ve Pangaltı Mezarlığı’na dair tüm belgeler de kül olur. Bu belgelerin birer kopyası Tapu Dairesi ve Belediye’de mevcuttur ama davaların gidişatını değiştirmez. Belediye, dava sonucunu beklemeden mezarlığı parsellere böler ve tapularını çıkarmaya başlar. Üstelik dava sürecinde meydana gelen arsa değer kaybı için Patrikhane’den tazminat talep eder. Aynı günlerde mezarlığın kapısındaki “Ermeni Mezarlığı” yazısı ve haç kaldırılır. 1935’te araziye bir ortak daha çıkar; Vakıflar Genel Müdürlüğü mülkiyetin kendisine ait olduğunu iddia eder. 


Derken İçişleri Bakanlığı sorunun “barışcıl ve idari” yöntemlerle çözülmesi için duruma el koyar; mülkiyet ve zarar tazmin davaları sona erer. Binaların bulunduğu yaklaşık 6 bin metrakarelik arazi cemaate bırakılırken, 850 bin metrekarelik arazi Belediye’ye geçer. O dönemde deniz gören ve kentin yeni merkezinde yer aldığı için hatırı sayılır değerdeki bu arazi, cemaatin sahip olduğu belgelere rağmen 1939’da tümüyle istimlak edilir ve parsel parsel satılır. En eskisi 500 yaşındaki mezarların taşları kah Gezi Parkı’nın basamaklarında, kah Eminönü meydanının tanziminde kullanılır. Haziran’da Kasımpaşa’da çıkan taşları inceleyen sanat tarihçisi Elmon Hançer, bunların büyük olasılıkla Pangaltı Mezarlığı’dan getirildiği ve yolun düzlenmesi için kullanıldığı görüşünde. 


70 yıl öncenin güneşi… 


“70 yıl öncesinin güneşiyle çamaşır kurutmaya” kalkacak ve Taksim Kışlası’nın yeniden inşasını talep edeceksek sanırım bunları da hatırlamamız gerekir. Taksim Kışlası CHP iktidarının iradesiyle yıkılmış ve yerini, lideri İnönü’nün ismini taşıyan parka bırakmıştı. Belediye hariç kimsenin varlığını bile hatırlamadığı, 1909’da işlevini yitiren ve daha çok bir stadyum olarak anılan kışlanın yeniden inşasında geçmişle inatlaşmak gibi bir niyet varsa eğer, o geçmişin neyin üzerinde yükseldiğini de bilmek gerekir. 


Gelelim bugüne. II Numaralı Kurul’un “kışlanın korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilmesi” yönündeki kararını duyuran “Topçu Kışlası yeniden can buluyor” başlıklı haberi, 1 Temmuz’da Sabah gazetesinde yer aldı. Haberde ne kararın tarihi ne de karar sayısı yer alıyordu. Kararın 9 Şubat 2011 tarihinde alındığını ancak Kültür Bakanlığı’na başvurarak öğrenebildim. Sabah’ın eski gelişmeyi yeni gibi duyuran haberi, “hayaleti uyandırmak” konusunda muktedirin yanlız olmadığını gösteriyordu. 


Danıştığım tüm uzmanlar, “var olmayan bir yapının nasıl olup da tescillendiği ve koruma altına alındığı” sorumu tebessümle karşıladı. Deneyimli bir kurul üyesi “Mevcut olmayan bir kültür varlığından geriye birtakım izler kalmışsa, örneğin temel buluntuları mevcutsa bunlar tescil edilebilir” dedi. Ancak Gezi Parkı’nda herhangi bir kazı çalışması yapılmadı. Sayfadaki 1939 tarihli fotoğrafta, yıkımdan sonra Taksim Kışlası’ndan geriye ne kaldığına siz karar verin. 


Uluslararası Kültürel Varlıkları Koruma Araştırma Merkezi’nin (ICCROM) eski genel müdürü Prof. Dr. Cevat Erder’in sözleri dikkate değer: “Rekonstrüksiyon yapı bir kopyadır; tarihi eser değildir. Dünya, 1930’lardan beri tekrar inşa edilen yapıları tarihi eser olarak tescillemiyor. Taksim Kışlası’nın yeniden inşasının tarihi korumayla ilgili olduğunu sanmıyorum. Ama var olan ideoloji için uygun görünüyor.”



Olayların ardından Taksim Gezi Parkı'nda neler yapıldı?


İstanbul Büyükşehir Belediyesi Parklar ve Bahçeler Müdürlüğü'nün internet sitesinden 18 Haziran 2013 günü saat 17:00'de yapılan açıklamaya göre Taksim Gezi Parkı'nda son durum şöyle; 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin başlattığı Gezi Parkı’ndaki tahribatı giderme çalışmaları bugün de devam ediyor. Son 2 gün boyunca aralıksız sürdürülen çalışmalarda 100 yeni yetişkin ağaç Gezi Parkı'na dikildi.

Çalışmaların bugünkü kısmında 29 yeni ağacın daha dikilmesi planlanıyor. Böylelikle Gezi Parkı'na dikilen toplam ağaç sayısı 129'a ulaşmış olacak. Gezi parkına son üç günde dikilen 152 bin mevsimlik çiçeğe ilave olarak 50 bin çiçek 5 bin gül dikimi de devam ediyor.

Çalışmalar sonunda Gezi parkına toplam 129 ağaç 202 bin mevsimlik çiçek ve 5 bin gül dikilmiş olacak.  Göstericiler tarafından tahrip edilen parkta 26 bin m2 alanın çimleri de değiştiriliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Taksim Meydanına dikilen ağaçların türleri şöyle;

21 Adet Ihlamur

52 Adet Akça

36 Manolya

20 Zakkum 

Taksim'deki gösterilerin ardından Katı Atık Yönetimi Müdürlüğü ekipleri Taksim ve Gezi Parkı'nda 310 temizlik personeli 32 kamyonet,12 yıkama aracı 5 su tankeri ve  6 süpürge aracı ile temizlik çalışması yaptı. Gezi Parkı ve Taksim civarından yaklaşık 400 kamyon hurda, demir, çöp, yanan araç, moloz, taş, flama ve çadır taşındı.

TAKSİM'E 80 AĞAÇ 50 BİN ÇİÇEK 5 BİN GÜL DAHA... 

17 Haziran 2013 günü saat 12:00 itibariyle yapılan açıklama da şöyle; 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı ekiplerinin dün başlayan çalışmaları bugün de devam ediyor. Ekipler Taksim gezi parkına 5 günde 30-35 cm çevresinde, 7-8 metre büyüklükte 80 adet yetişmiş ağaç daha dikiyor.


İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı yaklaşık 1000 kişilik ekip Taksim ve çevresinde temizlik çalışmalarına devam ediyor. Park Bahçeler ve Yeşil Alan Daire Başkanlığı da tahrip edilen yeşil alanları yeniden düzenliyor. Planlanan çalışmalar çerçevesinde ilk etapta dün Taksim'e 20 yeni yetişkin ağaç, Cumhuriyet Anıtı çevresi ile gezi parkı havuzlarının çevresine ise 152 bin çiçek dikti. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı ekiplerinin dün başlayan çalışmaları bugün de devam ediyor. Ekipler Taksim gezi parkına 5 günde 30-35 cm çevresinde, 7-8 metre büyüklükte 80 adet yetişmiş ağaç daha dikiyor.

Gezi parkına son iki günde dikilen 152 bin mevsimlik çiçeğe ilave olarak 50 bin çiçek 5 bin gül daha ekilmeye başlandı. Çalışmalar sonunda Gezi parkına 100 ağaç 202 bin mevsimlik çiçek ve 5 bin gül dikilmiş olacak. Göstericiler tarafından tahrip edilen parkta 26 bin m2 alanın çimleri de değiştirilecek.

Gezi parkında tahrip edilen, aydınlatma, sulama sistemi ve çocuk parkı yenileniyor. Parkta parçalanan bankların yerine 50 adet yeni bank konulacak.

Gösteriler sırasında tahrip edilen otobüs durakları, tabelalar, trafik ışıkları, yön levhaları, ilan panoları, trafik kameraları, kaldırımlar da sürdürülen çalışmalar çerçevesinde yenileniyor.


Mahkemenin, Gezi Parkı için verdiği ilk karar neydi?



İstanbul 6. İdare Mahkemesi, açılan davada yürütmeyi durdurma kararı aldı. İstanbul 6'ıncı İdare Mahkemesi, Taksim Topçu Kışlası Projesi'nin iptali davasını 31 Mayıs 2013 tarihinde kabul ederek, yürütmeyi durdurma kararı verdi.



İstanbul 6'ıncı İdare Mahkemesi, Taksim Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği'nin, "Taksim Parkı üzerine Topçu Kışlası adıyla alışveriş merkezi yapılmasına olanak tanıdığı ileri sürülen 27 Şubat 2013 tarihli, 139 sayılı Kültür Varlıkları Koruma Yüksek Kurulu kararının iptali ve yürütmenin durdurulması" talebiyle, Kültür ve Turizm Bakanlığı aleyhine açtığı davayı görüştü.



Mahkeme, yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne oy çokluğuyla karar verdi.



Üye hakimlerden Ramazan Boyraz, karara muhalefet şerhi koydurdu.

 

Mahkeme Topçu Kışlası projesini iptal mi etti?


3 Temmuz 2013 tarihli Hürriyet Gazetesi'nde Ali Dağlar imzasıyla yayımlanan haber şöyle; 


Türkiye’yi sarsan Gezi eylemlerini tetikleyen Topçu Kışlası, diğer adıyla Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi’nin 6 Haziran 2013 günü mahkeme kararıyla iptal edildiği ortaya çıktı.


Projenin dayanağı olan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planları iptal eden İstanbul 1. İdare Mahkemesi’nin verdiği karar, 6. İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararının gerekçesinde ortaya çıktı.


1. İdare Mahkemesi’ndeki dava İstanbul Mimarlar Odası, projeye onay veren Koruma Yüksek Kurulu kararının iptali istenen 6. İdare Mahkemesi’ndeki dava ise Taksim Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği tarafından açılmıştı. Mimarlar Odası yetkilileri iptal kararından haberleri olduğunu fakat gerekçeli kararı beklediklerini, sonra basın açıklaması yapacaklarını bildirdiler. 1. İdare Mahkemesi’nin kararı kesinleşirse, 6. İdare Mahkemesi’ndeki dava dayanaksız kalıp düşecek ve Gezi projesi tümüyle iptal olacak.


İstanbul Mimarlar Odası’nın İstanbul 1. İdare Mahkemesi’nde açtığı, Taksim Yayalaştırma Projesi ve ona dahil edilen Gezi Parkı’na Topçu Kışlası yapılmasının önünü açan 1 / 5000 ile 1 / 1000 ölçekli Nâzım İmar Plan değişikliklerinin iptaline yönelik davada bilirkişi 13 Mayıs’ta raporunu sundu. Bilirkişi raporunda, ‘‘Dava konusu Koruma Amaçlı İmar Planı değişikliklerinin çevre, kültürel ve doğal miras, kültürel ve ekonomik yapı, teknik altyapı, sosyal donatı, yapı ve sokak dokusu, mülkiyet yapısı, ulaşım, dolaşım sistemi, şehircilik, planlama ve koruma ilkelerine uygun olmadığı, söz konusu planın sadece Taksim Alanı yayalaştırma projesi gibi görünmekle birlikte, plan notlarında Taksim Gezi Parkı’nı da içerdiği ve plan onama sınırı içindeki bir alanın planlamasının sonradan düzenlemek üzere ayrılarak belirsiz bırakıldığı’’ kaydedildi. Raporu 3 hafta inceleyen mahkemenin, kararını 6 Haziran’da verdiği  ortaya çıktı.


YÜRÜTMEYİ DURDURAN MAHKEME, BAKANLIK İTİRAZINI REDDETTİ


İstanbul 6’ıncı İdare Mahkemesi’nde görülen dava ise Taksim Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği tarafından Kültür ve Turizm Bakanlığı aleyhine açıldı. “Topçu Kışlası süsü verilen alışveriş merkezi yapılmasına olanak tanıdığı ileri sürülen 27/02/2013 tarihli, 139 sayılı Kültür Varlıkları Koruma Yüksek Kurulu kararının iptalini ve yürütmenin durdurulmasını” isteyen dernek, Gezi Parkı’na polisin sert müdahalesinin ardından, olayların ülke çapına sıçradığı 31 Mayıs’ta mahkemeye başvurarak parktaki ağaçların kesilmeye başlandığı gerekçesiyle, projeye onay veren Koruma Yüksek Kurulu kararının yürütmesinin hemen durdurulmasını istedi. Mahkeme aynı gün yürütmeyi durdurma kararı verdi. Kararda, “davacının .. verdiği dilekçe üzerine oluşan yeni durumu değerlendirmek suretiyle işin gereği yeniden düşünüldü: davalı idarenin 1. savunması alınıncaya veya bilgi ve belgeler gönderilip, yürütmenin durdurulması hakkında yeni bir karar alınıncaya kadar yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne” denildi.


1. İDARENİN KARARI, 6. İDARENİN KARARINDA ORTAYA ÇIKTI


Davalı Bakanlık, savunmasını mahkemeye sundu ve projenin yasa ve koruma kurulu kararına uygun olduğunu öne sürerek yürütmeyi durdurma kararının kaldırılmasını istedi. 6. İdare Mahkemesi Bakanlığın itirazını önceki gün reddederek, yürütmeyi durdurma kararının devamına oy çokluğuyla karar verdi. Kararda, Topçu Kışlası’nın yeniden yapılmasıyla ilgili projenin dayanağı olan planların 1. İdare Mahkemesi tarafından 6 Haziran’da iptal edildiği belirtildi. . Gezi Parkı’nda Topçu Kışlası’nın yeniden inşası ile ilgili projenin Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi’nin plan notlarında yer aldığı vurgulanarak, “Projeye dayanak teşkil eden imar planları yargı kararıyla iptal edilen bu davada hukuka uygunluk görülmemiştir.” denildi. Karar, Taksim’de çalışmaları devam eden yayalaştırma, battı-çıktı, Gezi Parkı ve Topçu Kışlası gibi bütün projeleri kapsıyor.


YÜKSEK KURULUN KARARI GEREKÇESİZ


İçinde buz pateninin de yer aldığı, Mimar Halil Onur’un hazırladığı Topçu Kışlası projesi, 2 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Kurulu tarafından geçen Ocak ayında reddedilmişti. Kurul kararında, projenin 1800’lerde yapılan Topçu Kışlası’nın “özgün” mimarisine dair yeterli bilgi ve belge içermediği belirtilmiş, “Günümüzde 60-70 yıllık kullanım değeri ile tarihe belgelik eden bir nitelik kazanmış, İstanbulluların kolektif belleğinde yer etmiştir” denilerek projeyi kabul etmemişti. Başbakan Tayyip Erdoğan ”reddi reddedeceğiz” açıklamasında bulundu. Bu açıklamadan 3 hafta sonra Koruma Yüksek Kurulu Topçu Kışlası’nın yapımına izin verdi. Yüksek Kurul, bölge kurulunun kararını neden iptal ettiğine dair gerekçe göstermedi, sadece kışlanın sosyo-kültürel amaçlı kullanılacağı belirtildi.



Mahkeme, Gezi Parkı için verdiği ikinci kararda ne dedi? Kimin itirazını reddetti? 


Taksim Gezi Parkı


03 Temmuz 2013 tarihli Hürriyet Gazetesi'nde Mustafa Küçük imzasıyla yayımlanan haber şöyle; 


Gezi Parkı’na yapılacak Topçu Kışlası için daha önce ‘Telafisi mümkün olmayan zararlar doğacağı’ gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı veren İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın karara yaptığı itirazı da reddetti.


İstanbul 6’ncı İdare Mahkemesi, Gezi Parkı’na Topçu Kışlası yapılması ile ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yürütmeyi durdurma kararına yaptığı itirazı reddetti. 


Gezi Parkı’ndaki çalışmalar nedeniyle Peyzaj Mimarları Odası ve Mimarlar Odası, mahkemeye itirazda bulunmuştu. İtiraz üzerine İstanbul 6’ncı İdare Mahkemesi, 7 Mayıs 2013’te ilk inceleme sonucu ‘Telafisi mümkün olmayan zararlar doğacağı’ gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı vermişti.


Kültür ve Turizm Bakanlığı yürütmeyi durduran bu karara itiraz ederek savunmasını mahkemeye sundu. İtirazı değerlendiren mahkeme heyeti, oy çokluğu ile yürütmeyi durdurma kararını yerinde buldu. İlk kararda muhalif oy kullanan Üye Hakim, bu kez bakanlığın itirazının reddedilmesi yönünde oy kullandı. İlk karara onay veren Mahkeme Başkanı, ise bu kez karara muhalefet etti. Mahkemenin, Taksim Gezi Parkı’na Topçu Kışlası yapılıp yapılmayacağına ilişkin kesin kararını 2 ay içinde vermesi bekleniyor. Taksim Dayanışması sözcülerinden TMMOB Şehir Plancılar Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman, “Şu anda mahkeme tarafından yürütmesinin durdurulmasının doğru olduğunu düşünüyoruz. Çünkü İstanbul 2 No’lu Koruma Bölge Kurulu, Topçu Kışlası’na ait elde hiçbir belge ve rölöve projesi olmadığından bu yapının ihya edilmesinin mümkün olmadığı kararını vermişti” dedi.



Taksim Gezi Parkı'nda son durum nedir? 




22 Temmuz 2013 tarihli Hürriyet Gazetesi'nde Ali Dağlar imzalı  ve "Gezi'de yürütmeyi durdurma kararı kaldırıldı" başlıklı habere göre; 
Taksim Gezi Parkı’na AVM yapılmasına ilişkin yürütmeyi durdurma kararı kaldırıldı. Böylece parkta inşaat faaliyetleri yapılmasının önündeki hukuki engel kalkmış oldu. Başbakan Erdoğan konuyla ilgili "Mahkemenin nihai kararına göre halk oylamasına gideriz" demişti.

Gezi Parkı’na 'Topçu Kışlası süsü verilen AVM yapılmasına olanak tanıdığı' öne sürülen Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu kararının iptali amacıyla açılan davada, 6. İdare Mahkemesi’nin verdiği yürütmeyi durdurma kararını Bölge İdare Mahkemesi oybirliği ile kaldırdı.

Taksim Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği’nin, Kültür ve Turizm Bakanlığı aleyhine açtığı davada mahkemenin verdiği, itirazın da reddedildiği yürütmeyi durdurma kararına Bakanlık, Bölge İdare Mahkemesi’nde itiraz etmişti. Kesin nitelik taşıyan karar, 6. İdare’nin iptal yönünde karar vermesi ve kararın Danıştay’da kesinleşmesine kadar geçecek süre içinde, Gezi Parkı’nda inşaat çalışmasının önünü açıyor. 1. İdare Mahkemesi’nin, Taksim Yayalaştırma Projesi’nin dayanağı 1/1000 ve 1/5000 imar planlarını iptal ettiği karar da Danıştay aşaması olduğu için henüz kesinleşmedi. Gezi Parkı ile hukuki süreç devam ediyor.

Karara göre halk oylamasına gideriz


Başbakan Erdoğan 15 Haziran'da yaptığı açıklamada Gezi Parkı ve mahkeme kararı ile ilgili şunları söylemişti: Şu anda bir yargı kararı var mı? Var. Dolayısıyla biz yargı kararını bekleyeceğiz. Mahkeme nihai karar verdiği andan itibaren, bu karar olumsuzsa biz buna uyarız. Olumluysa o zaman halk oylamasına gideriz.
 
YÜRÜTMEYİ DURDURMADA İKİ KARAR

İstanbul 6’ıncı İdare Mahkemesi’ndeki davayı Taksim Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği açtı. Dernek, Kültür ve Turizm Bakanlığı aleyhine açtığı davada, “Topçu Kışlası süsü verilen alışveriş merkezi” yapılmasına olanak tanıdığı öne sürülen 27/02/2013 tarihli Koruma Yüksek Kurulu kararının iptalini ve yürütmenin durdurulmasını istedi. Dernek, Gezi Parkı’na polisin sert müdahalesinin geldiği ve olayların ülke çapına yayıldığı 31 Mayıs’ta mahkemeye başvurarak, parktaki ağaçların kesilmeye başlandığı gerekçesiyle derhal yürütmeyi durdurma kararı verilmesini istedi. Mahkeme aynı gün oy çokluğuyla yürütmeyi durdurdu.

İNŞAAT İÇİN HUKUKİ ENGEL KALKMIŞ DURUMDA

Davalı Bakanlığın yürütmeyi durdurma kararına yaptığı itiraz mahkemece 2 Temmuz’da yine oy çokluğuyla reddedildi. Bakanlık geçen hafta Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurdu ve yürütmeyi durdurma talebinde bulundu. Dosya, itirazın incelenmesi için Bölge İdare Mahkemesi’ne gönderildi. Bölge İdare Mahkemesi bu kez Bakanlık lehine karar verdi ve 6. İdare Mahkemesi’nin aldığı yürütmeyi durdurma kararını kaldırdı. Şimdi 6. İdare Mahkemesi’nin kararı ve bu kararın Danıştay’daki temyiz süreci beklenirken, yürütmeyi durdurma kararı kaldırıldığı için Gezi Parkı’nda inşaat faaliyetinin önündeki hukuki engel kalkmış durumda.

İDARE PROJEYİ İPTAL ETTİ

Taksim Yayalaştırma Projesi ile Gezi Parkının ‘Taksim Kışlasına’ çevrilmesinin önünü açan 17.01.2012 tarihli, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Plan tadilatlarına Şehir Plancıları ve Peyzaj Mimarları ve Mimarlar Odası tarafından 1. İdare Mahkemesi’nde dava açılmıştı. 3 kişilik bilirkişi heyeti, plan tadilatlarının şehircilik, planlama ve koruma ilkelerine aykırı olduğu kanaatine vardı. Mahkemenin, Gezi olaylarının sürdüğü 6 Haziran 2013’te Taksim Yayalaştırma Projesi’ni iptal ettiği ortaya çıktı. Karar, Taksim’de yayalaştırma, battı-çıktı, Gezi Parkı ve Topçu Kışlası gibi tüm projeleri kapsıyor. 1. İdare Mahkemesi’nin verdiği iptal kararının da Danıştay süreci beklenecek.