Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

Yabancılar Türkiye'den gayrimenkul alırken hangi kriterleri dikkate alıyor?

Son 10 senede yabancıların Türkiye’de gerçekleştirdikleri gayrimenkul yatırımlarında win-win durumu bulunuyor. Peki yabancılar Türkiye'den gayrimenkul alırken hangi kriterleri dikkate alıyor? İşte detaylar...


Milliyet Gazetesi köşe yazarı Nilüfer Kas bugünkü köşesinde yabancıların Türkiye'deki gayrimenkul yatırımlarını değerlendirdi. 

İşte Nilüfer Kas'ın 'Yabancı alıcılar ‘kafeste kuş‘mu?' başlıklı yazısı...

Son 10 senede yabancıların Türkiye’de gerçekleştirdikleri gayrimenkul yatırımlarının açıklaması win-win durumu. Bu yatırımlarla Türk satıcılar da yabancılar da kazanan tarafta bulunuyor. Fakat bu satışların öyle görüldüğü gibi genel satışlar kapsamında çok büyük yeri bulunmuyor.

Ayda ortalama 100 bin ev satılıyorsa bunun en fazla yüzde 5’ini yabancılar alıyor. Fakat yabancıların gayrimenkul yatırımlarına ilişkin toplum genelinde doğru olmayan bir düşünce bulunuyor. Yabancı gayrimenkul yatırımcıları kafeste kuş mudur?

Yabancılar Türkiye

Örneğin satıcıların birçoğu, bir yabancının gelmesini (özellikle Katarlılar, Suudiler, Azeriler olsun) arzuluyor. Türk satıcıların düşüncesinde petrol zengini olan bu ülkelerin vatandaşları, satıcının istediği parayı pazarlıksız şekilde masada o tutarı verecek ve gözü kapalı şekilde satın almayı gerçekleştirilecek algısı bulunuyor. 

Yabancı alıcılar ne istenirse vermiyor, pahalı olanın pahalı olduğunun farkında oluyorlar. Pazarlık gerçekleştirirler. Danıştıkları birçok kişi bulunur. Tüm danıştıkları kişinin fikrini de başka danıştıklarının fikirleriyle onaylarlar. Bazılarının kafası bu teyitler sebebiyle daha fazla karışabilir ancak her şeyin usulüne ve kurallara uygun şekilde yapılmasını isterler.

Yabancılar Türkiye

Herkesin bildiği gibi, iki çeşit satış sayısı bulunur. Biri resmi rayiç üzerinden gerçekleştirilen satışlar, bir de gerçek reel satış fiyatından gerçekleştirilen satışlar. Hele alınan gayrimenkulün satışı ilk 5 senede gerçekleştirilirse, daha önceki satış fiyatı ile bugünkü satış fiyatı arasında önem arz eden bir fark da bulunuyorsa satıcı ciddi bir gelir vergisi ödemekle yükümlü olur. Yabancılar gerçek reel fiyatlardan alım yapmak istedikleri, elden nakit ödeme gerçekleştirmek istemedikleri için çoğu zaman pazarlık bu konu gerekçesiyle tıkanır ve bir sonuca kavuşmaz. 

Yabancı alıcılar mutlaka ekspertiz talep eder. Birçok mülk sahibi ekspertize yakınlaşmaz. Ekspertiz rakamları ile satış rakamları arasındaki makas da ne kadar açılırsa, bu da satışı o derece etkiler. Yabancı alıcılar gayrimenkulün yasal açıdan pürüzsüz olmasını talep eder, pürüzlere ilişkin ‘hallederiz abi’ dendiğini duyduklarında ise arkalarına bakmamak şartıyla kaçarlar. 

Yabancılar Türkiye

Gayrimenkul tercih ederken amortisman süresinin de yabancı alıcılar için önemi büyük. Öyle 300-400 ay geri dönüşümü bulunan gayrimenkuller, ‘bu mülkün fiyatı çok düştü, kira getirisi de yüksek’ diyerek belgesiz olarak yalnızca sözel ikna satılamaz. Yabancı alıcılara satışta piyasa rayicinden çok fazla tutulan satış rakamları ile satışın sonuçlanmasını beklemek de bir hayaldir. 

Yani özetlemek gerekirse, yabancı alıcıları ‘kafeste kuş’ şeklinde gören klasik satıcı bakış açısının değiştirilmesi gerekiyor.