Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

Aynen taksim nasıl olur?

Aynen taksim işlemi, hisseli bir taşınmazın hisseleri oranında aynen bölünerek hissedar adına tescil edilmesi işlemi oluyor. Peki, aynen taksim nasıl olur?


Aynen taksim nasıl olur?


Aynen taksim işlemi, hisseli bir taşınmazın hisseleri oranında aynen bölünerek hissedar adına tescil edilmesi işlemi oluyor. Ancak kimi taşınmaz mallar aynen taksim edilemiyor.


Peki, aynen taksim nasıl olur? Aynen taksim şartları nelerdir?


Aynen taksim işleminin yapılabilmesi için ortaklığın giderilmesi davası açılabiliyor. Hisseli bir imar parsellerinin aynen taksimi kural olarak mümküm olmuyor.


Bu gibi hallerde paydaşlardan tümünün satış istemesi halinde satışa karar veriliyor. Aksi halde dava ret ediliyor. 


Ancak belediyenin bilirkişinin hazırladığı ifraz projesine onay vermesi veya ifrazında bir sakınca olmadığını bildirmesi halinde durum araştırılıp izahı da yapılarak aynen taksim şeklinde bir sonuca varılabiliyor.


T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 1998/6–843

K. 1998/890

T. 9.12.1998


• ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA YÖNTEM

• TAKSİM PROJESİ ( Ortaklığın giderilmesi )

• İVAZ İLAVESİ ( Ortaklığın giderilmesi )

• ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ ( Birden fazla taşınmaz )

• ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ ( Tarafların anlaşamaması )

• TAKSİM ( İmar Parseli )

• İMAR PARSELİNDE ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ


743/m.627


ÖZET : İmar parsellerinin taksimi kural olarak mümkün değildir. Belediye yazısında aynen taksimin mümkün olduğu bildirildiğine göre; bunun üzerinde durularak, imar yönünden bir değişiklik olup olmadığının sorulup tesbiti, bilirkişi raporu ile belediye yazısı arasındaki çelişkinin dayanakları gösterilerek giderilmesi, taksim veya satışa ondan sonra karar verilmesi gerekir.


DAVA VE KARAR: Taraflar arasındaki “paydaşlığın giderilmesi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çubuk Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 24/3/1998 gün ve 1997/661 – 1998/155 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 9/6/1998 gün ve 1998/5037 – 5028 sayılı ilamı:

( … Dava bir parça taşınmaz ortaklığının giderilmesine ilişkindir. Mahkeme satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş ve hüküm davalı tarafından temyiz olunmuştur.


Ortaklığın giderilmesi davalarında taksim istenmesi halinde dava konusu her taşınmazın ayrı ayrı ele alınarak pay ve paydaş durumuna göre taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Paydaşlar muvafakat etmediği takdirde taşınmazın bir kesimi paydaşlar arasında paylı “müşa” bırakılamaz. Davada sulh vaki olmadığı sürece bir kısım taşınmazların bazı paydaşlara diğerlerinin diğer paydaşlara verilmesi şeklinde re’sen taksime gitmek mümkün değildir. Taksimde her bir taşınmazın pay ve paydaş durumuna arazinin verim niteliğine göre taksimin mümkün olup olmadığının bilirkişi aracılığıyla saptanması gerekir. Paydaşların denkleştirilmesi için ivaz ilavesi icap ediyorsa onunda bilirkişilerin raporunda belirtilmesi gerekir. Taksim mümkünse fen ehline taksim projesi düzenlettirilir. Taşınmaz Belediye ve mücavir alan hudutları içerisinde ise taksim projesi eklenerek Belediye’den imar yasası ve yönetmeliği uyarınca bu taksime imkan olup olmadığı sorulur. Taşınmaz Belediye ve mücavir alan dışındaysa aynı husus İl İdare Kurulundan sorularak saptanır. Taksim tarzında yani taksim projesindeki bölümlerin hangi paydaşa verileceği konusunda taraflar anlaşamazlarsa mahkeme huzurunda kura çekilerek hangi kesimin hangi paydaşa verileceği belirlenir.


Olayımızda: Ortaklığının giderilmesi istenilen taşınmazın davacısı satış suretiyle ortaklığın giderilmesini, davalı ise taksim edilmesini istemişlerdir. Belediyeden alınan 18/3/1998 günlü yazıda taşınmazın taksiminin mümkün olduğu bildirilmiştir. Bu yazı karşısında mahallinde keşif yapılarak taksim krokisi tanzim ettirilerek onay makamı olan Belediyenin görüşü alınarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken noksan inceleme ile yazılı şekilde satış kararı verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır… ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosya daki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosya daki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, bilirkişi marifetiyle mahallinde yapılan keşif sonunda tanzim olunan raporda taşınmazın aynen taksiminin mümkün olmadığı açıklanmış, Belediye Başkanlığının 18/3/1998 tarihli yazısında ise taksimin mümkün olduğu bildirilmiştir. Evrak arasındaki tapu kaydına göre dava konusu edilen parsel, imar parseli niteliğindedir. İmar parseli, imar adaları içerisindeki kadastro parsellerinin İmar Kanunu, İmar Planı ve yönetmelik esaslarına göre düzenlenmiş şeklidir. Bu tür parsellerin taksimi kural olarak mümkün değildir. Belediye yazısında aynen taksimin mümkün olduğu bildirildiğine göre bunun üzerinde durularak imar yönünden bir değişiklik olup olmadığının sorulup saptanması, bilirkişi raporu ile Belediye yazısı arasındaki çelişkinin dayanakları gösterilerek temyiz kontrolüne elverişli şekilde alınacak raporla giderilmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken bu yön üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.


SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), oyçokluğu ile karar verildi.




Işıl Seren KESKİN/Emlakansiklopedisi.com