Değerli Konut Vergisi, belli sayıda mükellefi ilgilendirmesi açısından kuşkusuz önemli bir servet vergisi. Peki biz hangi yılın vergisini veriyoruz? 2021 yılı için hangi sınırı ve tarifeyi dikkate alacağız? İşte detaylar...
Aralık 2019’da hayatımıza çok büyük bir sürpriz olarak giren Değerli Konut Vergisi'nin ilk ödemeleri Şubat ayında yapılacak.
Dünya Gazetesi köşe yazarı Ersun Bayraktaroğlu, bugünkü köşesinde Değerli Konut Vergisi ile ilgili en çok sorulan soruları yanıtladı.
İşte Ersun Bayraktaroğlu'nun 'Değerli Konut Vergisi'nde çok sorulan sorulara kısa cevaplar' başlıklı yazısı...
Aralık 2019’da hayatımıza çok büyük bir sürpriz olarak giren, 2020 yılı Şubat ayında bir yıllığına ara verdiğimiz, Aralık 2020’de tekrar hatırladığımız Değerli Konut Vergisi’ni (DKV) eğer Cumhurbaşkanı son anda yetkisini kullanıp ertelemez ise Şubat ayının 22’sinde (20’si olan tarih hafta sonuna rastladığı için) ilk beyannameleri vererek uygulamaya geçiyor olacağız.
Aslında 2020 yılı Şubat ayında yapılan düzenlemelerle ilk haline oranla ilgili mükellef sayısı çokça azalmasına rağmen yine de belli sayıda mükellefi ilgilendirmesi açısından kuşkusuz önemli bir servet vergisi DKV.
Verginin genel özellikleri, işleyişi vb. konularda tüm süreç boyunca yayınladığımız bülten ve yazılarla konuyu detaylı olarak incelemiştik. (tüm yayınlarımıza https://www. pwc.com.tr/degerli-konut-vergisi bağlantısından ulaşabilirsiniz) Bu yazıda daha çok, sıklıkla sorulan ve 15 Ocak 2021 tarihinde yayınlanan Değerli Konut Vergisi Uygulama Genel Tebliği’ne (DKV Tebliği) rağmen hala kafa karışıklığına sebep olan hususlarla ilgili görüşlerimi iletmeye çalışacağım.
1) Biz hangi yılın vergisini veriyoruz?
Bu önemli bir tartışma alanı. Teknik olarak DKV içinde bulunulan yıla ilişkin olarak verilen bir vergidir. Dolayısı ile 2021 yılında verilecek beyanname 2021 yılının vergisi içindir. DKV Tebliği’ndeki örneklerde de 2021’de verilecek beyanname ve ödenecek verginin 2021 yılına ilişkin olduğu açıkça belirtilmektedir.
2) 2021 yılı için hangi sınırı ve tarifeyi dikkate alacağız?
Çokça tartışılan ve tebliğ ile çözülmesi beklenen ama maalesef DKV Tebliği’ndeki açıklamalar sebebiyle kafaları daha da çok karışan bir konu. Şöyle anlatmaya çalışayım. Hatırlarsanız yasa 2019’da çıktığında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü değerlemesi yapılması söz konusu idi ve vergi bu değerle Emlak Vergisi değerinden hangisi yüksekse onun üzerinden alınacaktı. Daha sonra bu hüküm kaldırıldı ve 2020 yılında yapılan değişiklikle verginin Emlak Vergisi’ne tabi olan değer üzerinden alınacağı hüküm altına alındı ve yasaya 5.000.000 TL’lik sınır koyuldu. Yani planlandığı gibi 2020 yılında biz DKV beyannamesi verecek olsa idik yasada yer alan 5.000.000 TL’lik sınırı kullanacaktık. Ancak yine 2020 yılında yasaya eklenen Geçici 24. madde ile açıkça “.2020 yılına ilişkin olarak 2020 yılında beyanname verilmez vergi tahakkuk ettirilmez.” hükmü yazılarak 2020 yılı vergilendirilmesinden vaz geçildi.
Yasanın 44. maddesinde yer alan “.42’nci maddede yer alan tutar ile ikinci fıkrada yer alan vergi oranlarına esas mesken nitelikli taşınmaz değerlerinin alt ve üst sınırları her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde artırılır. Bu şekilde hesaplanan tutarların 1.000 Türk lirasına kadar olan kesirleri dikkate alınmaz..” hükmü çerçevesinde bildiğiniz gibi 29 Aralık 2020tarihinde yayınlanan 78 numaralı Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği ile 42. maddede yer alan 5.000.000 TL’lik beyan sınırı 5.227.000 TL’ye, vergi tarifesinin ilk dilimi de yine bu tutardan başlamak üzere yeniden değerleme oranın yarısı nispetinde artırılarak düzenlendi. Bu çerçevede, 2020 yılında beyanname verilseydi uygulanacak olan 5.000.000 TL’lik sınır ve buna bağlı tarife 2021 yılında 5.227.000 TL ve buna bağlı tarife olarak yenilenmiş olduğuna ve iki yıl üst üste aynı tutar üzerinden beyan yapılmayacağına göre 2021 yılında beyan sınırının 5.227.000 TL olduğu ve tarifenin de bu tutardan başladığı son derece açıktır. Kaldı ki yayımlanan DKV Tebliği’ndeki örneklerde de bu artırılmış oranlar Örnek 3 ve 4’te “.Buna göre, mükellef (E)/(F)’nin, 2021 yılının Şubat ayının 20’nci günü sonuna kadar beyan edip Şubat ve Ağustos ayları sonuna kadar iki eşit taksit halinde ödeyeceği değerli konut vergisi aşağıda belirtildiği şekilde hesaplanacaktır..."şeklinde ifade edilmiştir. Ancak DKV Tebliğindeki örneklerde kullanılan beyan sınır ve tarife maalesef doğru yeniden değerleme oranı kullanılarak değil de varsayımsal bir oran kullanılarak yazıldığı için 5.227.000 TL olması gereken rakam, 5.250.000 TL olarak yer almıştır. Bu oran farklılığı konusuna da bir sonraki soruda cevap vermeye çalışalım.
3) DKV Tebliği’ndeki had ve oranlar neden farklı?
Bu konuda net bir bilgiye sahip olmamakla birlikte söz konusu tebliğin DKV’nin mantığını ve işleyişini anlatmak için hazırlandığı ve bu nedenle de içeriğinde hem 2020 hem de 2021 yılına ilişkin açıklamaların yer aldığını düşünüyorum. 2020 yılına ilişkin 2020 yılında verilecek beyanname ve tahakkuk edecek vergiler bir önceki soruda belirttiğimiz geçici 24. Madde ile iptal edildiği için Tebliğin 2020 ile ilgili kısımlarından çok 2021 ile ilgili kısımlarına konsantre olmakta yarar var.
Sanırım Tebliğ önceden, henüz yeniden değerleme oranı da belirlenmeden kaleme alındığından 2021 yılı için varsayımsal bir yeniden değerleme oranı tahmin edilip had ve tarife buna göre hesaplanmış. 29.12.2020 tarihinde yayınlanan Emlak Vergisi Kanunu Genel tebliğinde açıkça yer alan had 5.227.000 TL’dir ve tarife de buna göre hesaplanmıştır. Dolayısıyla tebliğde yer alan 5.250.000 TL’lik ifadelerin 5.227.000 TL olarak dikkate alınması yerinde olacaktır düşüncesindeyim.