İnşaat sektörünün dev isimleri ‘Güçlü Türkiye için evet’ kampanyasına katıldı. Patronlar, “Türkiye’nin yeni bir hikâyesi olacak. Cumhurbaşkanlığı sistemi ülkenin kalkınmasının önünü açacak. Bürokratik oligarşi kalkacak, iş dünyası da rahatlayacak” diyor.
İnşaat sektörünün dev isimleri ‘Güçlü Türkiye için evet’ kampanyasına katıldı. Patronlar, “Türkiye’nin yeni bir hikâyesi olacak. Cumhurbaşkanlığı sistemi ülkenin kalkınmasının önünü açacak. Bürokratik oligarşi kalkacak, iş dünyası da rahatlayacak” diyor.
Türkiye, nisan ayında yapılması beklenen anayasa referandumunu beklerken 'Güçlü Türkiye için evet' kampanyasına gayrimenkul sektörünün aktörleri de katıldı. Ülke ekonomisinde dinamo etkisi yaratan, istihdam açığını kapatmada önemli rol üstlenen, milyarlık yatırımlara imza atan, büyümeye ve milli gelire yadsınamayacak oranda katkı sağlayan inşaat sektörünün oyuncuları referandumla ilgili görüşlerini SABAH'a açıkladı.
YENİ HİKÂYEMİZ OLACAK
Referandumda oylanacak yeni cumhurbaşkanlığı sisteminin güçlü bir yönetim modeliyle ekonomik ve siyasi istikrar getireceğini belirten sektör temsilcileri, "Türkiye'nin yeni bir hikayesi olacak. Yeni sistem ülkenin kalkınmasının önünü açacak. Bürokratik oligarşi kalkacak, iş dünyası da rahatlayacak. Ülke siyasetteki kısır döngülerden kurtulacak. Bu da ekonomik istikrarın sürekliliğini sağlayacak" diyor.
Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas
15 TEMMUZ'LA YERLE BİR OLAN VESAYET SİSTEMİNİ KALDIRIYORUZ
Bu paket sadece başkanlık paketi değil. Bu, bir anayasa değişim paketi. Ama içindeki en büyük unsur cumhurbaşkanlığı sistemi. Bu sistemle ülkenin hükümet etme sistemini değiştiriyoruz. Dolaylı seçilen hükümet etme sistemini, doğrudan halkın seçtiği bir başkan ve onun atadığı hükümet ile yönetilmiş olacağız. Bu bizim için ne anlama geliyor? 1960 darbesinden sonra inşa edilen bürokratik oligarşik bir vesayet rejiminin arkasında askeri vesayet sisteminin olduğu kurgulanmış bir yapının 80 ihtilaliyle daha da muhkem hale getirilmiş halinin son çırpınışları demek. 15 Temmuz'la birlikte bu vesayet sistemi aslında yerle bir oldu. Biz bunu şu anda resmileştiriyoruz. Vesayeti kaldırıyoruz. Bu yüzden, 'Güçlü Türkiye için ben de varım' diyorum.
EYG Grup İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik
KISIR DÖNGÜDEN KURTULMAMIZ LAZIM
Türkiye'de iki başlılık bu dönemin problemi değil. Daha önce Tansu Çiller'le Süleyman Demirel, Turgut Özal'la Mesut Yılmaz da yaşadı. Ahmet Necdet Sezer Bülent Ecevit'e anayasa fırlattığında Türkiye'nin ekonomisi altüst oldu. Sistemin anlaşılabilir ve sade bir hale gelmesi lazım. Türkiye'nin artık kısır döngüden kurtulması lazım.
Artaş İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya
ÇİFT BAŞLILIK İYİ DEĞİLDİR, KOMUTAN TEK OLMALIDIR
Önemli olan Türkiye'nin ekonomisi ve istikrarıdır. Hep birlikte referandumda 'evet' diyeceğiz. Bu referandum bizim için bir fırsat. İki başlılık hiçbir yerde iyi bir şey değildir. Şirketlerde bile sıkıntı yaratır. Komutan tek olmalıdır ve bu komutanın sürekliliği önemli. Bu bakımdan Türkiye'nin bundan sonra ekonomisinin de siyasetinin de iyi olması için 'evet' diyoruz.
Sinpaş Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Çelik
TÜRKİYE'DE KOALİSYON DÖNEMLERİNİN SONA ERMESİ GEREKİYOR
Daha demokratik daha istikrarlı bir Türkiye için koalisyon dönemlerinin sona ermesi lazım. Bunu da en açık şekilde 7 Haziran seçimlerinde gördük. Hükümet kurulamadı. O dönemde ülke kaosa sürükleniyordu. 1 Kasım seçimleriyle yeniden istikrara kavuştu. Bir daha böyle sıkıntılar yaşamamamız lazım. İstikrar için 'evet' diyeceğiz.
DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz
'EVET'TE BEREKET OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM
Türkiye ne zaman tek başına iktidar dönemini yakaladıysa o dönemlerde yükselmiş. Adnan Menderes, Turgut Özal ve Recep Tayyip Erdoğan dönemi Türkiye'nin zirve yaptığı dönemler oldu. Biz üreticiler olarak konut sektörünün istikrarlı dönemlerde büyüdüğünü gördük. Ülkenin büyümesinin, milli gelirinin ve refah seviyesinin yükselmesi için tek başına iktidarların olması, koalisyon ortamlarının yaşanmaması gerekir. Bir de Türkiye'de eskiyen bir yönetmelik, kanun veya sistem var. Bu da iş dünyasının da vatandaşın da önünü tıkıyor. Bunların bir an önce dönüştürülmesini istiyoruz. Ortadoğu'ya baktığımızda etrafımız yangın yeri. Bunun içinde en huzurlu bölge bizim ülkemiz. Kendi adıma referandumda tartışmasız 'evet' diyorum. 'Evet'te bereket olduğunu düşünüyorum.
Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi Özen Kuzu
KOALİSYON DÖNEMLERİNDE SIKINTILAR YAŞADIK
Cumhurbaşkalığı sistemini destekliyorum. Türkiye çok partili hayata geçtiği günden bu yana, çeşitli koalisyon hükümetleri deneyimini yaşadı. Koalisyon dönemlerinde yaşanan sıkıntılar ülkeye hiçbir fayda getirmediği gibi çift başlılık beraberinde kargaşa ve huzursuzluğu da doğurdu. Türkiye siyasi ve ekonomik anlamda en güçlü dönemini AK Parti yönetimi ile yaşıyor. AK Parti'nin 2002'den bu yana hem dış hem de iç politikada yaşadığı siyasi başarı ülke ekonomisine de taşındı. Son dönemlerde yaşadığımız olaylara karşı tek yürek olarak duruşumuz, ekonomimizin ve ülkemize bağlılığımızın ne kadar güçlü olduğunu gösterdi. TBMM'yi dışarıdan karıştıran vesayetçilerin gücünü kırmak, "Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir" hükmünü gerçek anlamda uygulamak ve istikrarlı bir Türkiye için 'evet' diyorum.
Güçlü istikrar ve güçlü ekonomi için referandumda 'evet' diyeceklerini açıklayan patronlar, başkanlık sistemiyle ülkede çarkların daha hızlı işleyeceği görüşünde birleşiyor.
Gayrimenkul sektörünün dev oyuncuları anayasa referandumunda oylanacak yeni cumhurbaşkanlığı sisteminin Türkiye'nin tek elden yönetilmesinin önünü açacağı için ülkede çarkların daha da hızlı işleyeceği görüşünde. AK Parti ve MHP'nin ortaklaşa önerdiği yeni cumhurbaşkanlığı sistemini geçmişte Turgut Özal ve Süleyman Demirel'in de önerdiğini hatırlatan sektör temsilcileri, referandum sürecinin bugüne kadar çeşitli çevrelerce bozulmaya çalışılan birliktelik kültürünü etkilememesi için 'ortak aklın' öne çıkarılmasını istiyor.
ÖZAK GYO Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık
CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ TÜRKİYE'NİN YENİ HİKÂYESİ OLACAK
1980'li yıllarda Özal hükümetiyle Türkiye'nin yakaladığı ivme, 2000'lerde Türkiye'nin ortaya koymuş olduğu iradeyle dünyada yer buldu. Şu anda temel problem bana göre, bürokratik yapının sıkıntıları… İşlevsel çarkların dönmemesi, sürekli tekrar eden problemler, hem iş dünyasında hem STK'larda hem de hükümet tarafında sıkıntı yaratıyor. Bunların tek elden yönetilmesi süreci daha hızlı hale getirecektir. Önümüzdeki günlerde bu süreç sonlanır da cumhurbaşkanlığı sistemi gelirse, bana göre artık Türkiye'nin yeni bir hikâyesi ve yeni bir söylemi olacak. 2000'lerde yaratmış olduğumuz hikaye tüm dünyada kabul gördü. Türkiye bir rol model oldu. Bugün patinaj çekmeye başladığı çok net ve aşikar. Bundan sonraki süreçte cumhurbaşkanlığı sistemi bir zaruret ve bundan kaçış yok. Bu yüzden ben de 'evet' diyorum.
DKY İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dumankaya
ÜLKE BÜYÜK SAVAŞ VERİYOR, TARAFIMIZI ORTAYA KOYMALIYIZ
Türkiye çok önemli bir dönemden geçiyor. Dört bir tarafımızdan büyük badireler atlatıyoruz. Ülke büyük bir savaş veriyor. Bizim de bu konuda tarafımızı çok net belirlememiz gerekiyor. Ülkenin gelişimi ve daha güçlü bir şekilde mücadele etmesi için bu referandumda 'evet' diyeceğiz. Turgut Özal döneminde başkanlık gündeme geldiğinde yine bunlar konuşuluyordu. Bu durum bugünün konusu değil.
Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir
ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ İÇİN BİR SİSTEMİ ONAYLIYORUZ
Cumhurbaşkanlığı sistemi 10-15 sene önce gündeme gelseydi, tartışılmazdı bile… Başkanlık demek ülkenin kalkınması demek. Bu sistem dünyada kalkınmış ülkelerde var. Aslında bu bir anayasa paketi. Cumhurbaşkanlığı sistemi bu paketin içinde sadece bir madde. Bunu muhalefet çok güzel gündeme getirdi. Ama bizim hükümet kanadı ve başkanlık sistemini destekleyen kesim bunu çok anlatamadı. Biz ülkenin geleceğine, çocuklarımıza ve torunlarımıza bir sistemi onaylıyoruz. Bunu onaylamazsak onlar da biz de bunun acısını çekeceğiz. O nedenle, ben anayasa paketine de cumhurbaşkanlığı sistemine de 'evet' diyorum.
Fer Yapı Yönetim Kurulu Üyesi Ramadan Kumova
40 YILDIR TARTIŞILIYORDU, ŞİMDİ ÜLKE BUNA HAZIR
Amerika'da var bizde niye olmasın. Bakıyoruz Turgut Özal başkanlığı istedi. Konjonktür hazır değildi, getiremedi. Süleyman Demirel, 'Başkanlığı getiremedim. Tek eksiğim buydu' dedi. Şu anda konjonktür hazır. Demekki bunun doğruluğu bugün tartışılan bir konu değil. 40 yıllık siyasetin içinde her zaman gündemde olmuş. Fakat siyasi liderlerin bugüne kadar yapamadıkları bir hayal olarak kalmış. Şu anda bunu gerçekleştirebilecek bir liderimiz var. Halk da buna hazır. Ekonomi de buna hazır. Bir zaman gerekiyordu. O zaman geldi. Bundan sonra Türkiye'nin koalisyonlardan uzak kaldığı tek iktidarla yönetilecek olmasının önü açılacak. Yeni sistem hayırlı olacak.
Ege Yapı Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Kabadayı
BÜYÜK HEDEFLERE ULAŞMAK İÇİN GÜÇLÜ YÖNETİM GEREKİR
Ülkemiz, dünyanın en etkin ülkeleri arasında yerini sağlamlaştırmak ve en büyük 10 ekonomiden biri olmak üzere emin adımlarla ilerlemektedir. Bu doğrultuda Sayın Cumhurbaşkanımız'ın ortaya koyduğu 2023, 2053, 2071 stratejik vizyon projeleri oluşturulmuştur. Türkiye olarak bu hedeflere ulaşmak için güçlü bir yönetim modeli en büyük ihtiyacımızdır. Bu nedenle güçlü bir Türkiye için referandumda oylanacak anayasa değişikliğinin ülkemizi daha ferah ve müreffeh bir geleceğe taşıyacağına inanıyorum. İstikrarlı ve güçlü bir Türkiye için 'evet' diyorum.
Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur
ORTAK AKLIN GÜCÜYLE HAREKET ETMELİYİZ
İçinden geçtiğimiz dönem, birliktelik kültürünü öne çıkarma zamanıdır. Başta anayasa olmak üzere, ülkemizin geleceği için 'uzlaşı' konusunu çok daha yüksek sesle ifade etmeliyiz. Kapsayıcı politikaların çatısı altında 'güven' vurgusunu öne çıkarmalıyız. Bunun yolu da güçlü liderlik ve büyük ekonomi olmaktan geçiyor. Bu motivasyonla karamsarlığa kapılmadan, birlik ve beraberlik değerlerinin yeniden yüceltilmesine ihtiyacımız var. Sonuç olarak bizler farklı fikirleri olan bir bütünüz. Bu gerçeği asla unutmamamız ve bundan gurur duymamız gerekiyor.
Sabah