Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği ile ilgili Mimarlar Odası 2013 Haziran ayında bir açıklamada bulundu. İşte yönetmelik ve Mimarlar Odası tarafından yapılan açıklamanın detayları…
Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’nin amacı nedir?
16.6.2005 tarihli ve 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun ve 3.7.2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 73 üncü maddesi kapsamında Bakanlar Kurulunca yetkilendirilen ve belirlenen alanlarda yapılacak dönüşüm ve iyileştirme uygulamalarında geçerlidir. 2.3.1984 tarihli ve 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu, 20.7.1966 tarihli ve 775 sayılı Gecekondu Kanunu, 29.6.2011 tarihli ve 644 sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında yapılacak iyileştirme, yenileme ve dönüşüm proje ve uygulamaları, finans merkezleri ve benzeri özel proje alanları, merkezî idarenin yetkisi içindeki kamu yatırımları ve özel yapım gerektiren yapılaşmalara ilişkin uygulamalarda kullanılır. Ayrıca, bunlara ilişkin imar planı hükümleri, bu planlarda hüküm bulunmayan hususlarda bu Yönetmeliğin ilgili hükümleri uygulanır.
Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’ne göre parsel genişlikleri ne kadar olmalı?
İkamet ve ticaret bölgelerinde:
4 kata kadar (4 kat dahil) inşaata müsait yerlerde: Bitişik nizamda: (6.00) m.' den, Blok başlarında: Yan bahçe mesafesi + (6.00) m.' den, Ayrık nizamda: Yan bahçe mesafeleri toplamı + (6.00) m.' den, az olamaz.
9 kata kadar (9 kat dahil) inşaata müsait yerlerde: Bitişik nizamda : (9.00) m.' den, Blok başlarında: Yan bahçe mesafesi + (9.00) m.' den, Ayrık nizamda: Yan bahçe mesafeleri toplamı + (9.00) m.' den, az olamaz.
10 veya daha fazla katlı inşaata müsait yerlerde: Bitişik nizamda : (12.00) m.' den, Blok başlarında: Yan bahçe mesafesi + (12.00) m' den, Ayrık nizamda: Yan bahçe mesafeleri toplamı + (12.00) m.' den, az olamaz.
Yalnız 1 katlı dükkân yapılacak ticaret ve küçük sanayi bölgelerinde:
Bitişik nizamda: (5.00) m.' den,
Blok başlarında: Yan bahçe mesafesi + (5.00) m.' den,
Ayrık nizamda: Yan bahçe mesafeleri toplamı + (5.00) m.' den, az olamaz.
Sanayi bölgelerinde: 30.00 m.' den az olamaz.
Konut dışı kentsel çalışma alanlarında: 40.00 m.' den az olamaz.
Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’ne göre bahçe mesafeleri nasıl olmalıdır?
Ön bahçe mesafeleri: İskân alanlarında yapılacak binaların ön bahçe ve yol kenarına rastlayan bahçe mesafeleri en az (5.00) m.'dir.
Yan bahçe mesafeleri: Bodrum katlarda iskan edilen katlar da dâhil, 4 kata kadar (4 kat dahil) olan binalarda yan bahçe mesafeleri en az (3.00) m.'dir. 4 kattan fazla her kat için yan bahçe mesafeleri (0.50) m. artırılır.
Yan bahçe mesafelerinin hesabında dikkate alınacak kat adedi: Bodrumlarda iskan edilen katlar da dahil, binada yer alan iskan edilen katların toplam yüksekliğinin üçe bölünmesi ile bulunacak sayıdır. (Ek cümle: 13.07.2000 - 24108 Sayılı R.G. Yön/7. md.) (2.50) m.' yi aşan artık değerler 1 kat adedine tekabül eder.
Bir parselde birden fazla bina yapılması durumunda nasıl bir kural uygulanır?
Bir parselde, bu Yönetmeliğin 18 inci maddesindeki ölçülere uyulması kaydı ile birden fazla yapı yapılabilir. Umumi binalar için Belediye Encümenince kabul edilecek fonksiyon şeması ve prensip kararlarına göre proje tanzim edilir. Maliklerin talebi halinde, tapu idareleri imar parsellerini imar adası içinde tevhit ederek yeni elde edilen imar parselleri üzerinde yatay kat mülkiyeti veya kat irtifakı tesis ederler.
Bina yükseklik oranları Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’ne göre ne kadar olmalıdır?
7.00 m'ye kadar olan yollarda: Bina yüksekliği 6.50 m'den, kat adedi bodrum hariç 2'den fazla,
7.00 m ve daha geniş yollarda: Bina yüksekliği 9.50 m'den, kat adedi bodrum hariç 3'den fazla,
9.50 m ve daha geniş yollarda: Bina yüksekliği 12.50 m'den, kat adedi bodrum hariç 4'den fazla,
12.00 m ve daha geniş yollarda: Bina yüksekliği 15.50 m'den, kat adedi bodrum hariç 5'ten fazla,
14.50 m ve daha geniş yollarda: Bina yüksekliği 18.50 m'den, kat adedi bodrum hariç 6'dan fazla,
17.00 m ve daha geniş yollarda: Bina yüksekliği 21.50 m'den, kat adedi bodrum hariç 7'den fazla,
19.50 m ve daha geniş yollarda: Bina yüksekliği 24.50 m'den, kat adedi bodrum hariç 8'den fazla, olamaz.
Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’ne göre iç yükseklikler nasıl olmalıdır?
Genel olarak iskan edilen katların, taban döşeme kaplaması üzerinden tavan sıvası altına kadar olan temiz iç yüksekliği (2.40) m.' den az olamaz. Yıkanma yeri, banyo, duş, lavabo yeri, hela, kiler, ofis, antre, koridor, yatak holü, merpen altı, her türlü iç ve dış geçitler ve iskan edilmeyen bodrum katları ile müştemilat binalarında bu yükseklik (2.20) m.' den aşağı düşmemek üzere indirilebilir.
Garaj, kalorifer dairesi, odunluk, kömürlük, vb. gibi özellik arz eden yerlerin yükseklikleri bu kayıtlara tabi olmayıp, hizmetin gerektirdiği şekilde tespit ve tayin olunur. Eğitim, sağlık, sanayi yapıları ile sinema, tiyatro ve konferans salonları, katlı otoparklar ve spor salonları gibi özellik arz eden yapılarda iç yükseklikler, teknolojik ve mimari gereklere göre belirlenir.
Mimarlar Odası, Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği ile ilgili nasıl bir açıklamada bulundu?
1 Haziran 2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve Mevzuat Hazırlama Usûl ve Esasları Hakkında Yönetmelik'e aykırı olarak hiçbir meslek odasından görüş alınmadan hazırlandığını ileri sürdüğü 'Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'i eleştiren Mimarlar Odası, şöyle bir açıklamada bulundu:
Merkezi idare tarafından gündeme getirilen yasa taslakları ile yürürlüğe konulan yasa ve yönetmelikler; bir yandan ülkemizdeki tüm yapılı ve doğal çevreyi olumsuz etkileyecek, doğal, kültürel, tarihi ve mimari mirasımızın neredeyse yok olmasına neden olacak değişiklikler içerirken; bir yandan da meslek alanımızı, mesleğin uygulama biçimini değiştiren ve doğrudan etkileyen kabul edilmesi olanaksız değişiklikler içermektedir.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, 4117 sayılı Edebiyat ve Sanat Eserlerinin Korunmasına Dair Bern Sözleşmesi'nin Kabulüne Dair Kanun ile Anayasaya aykırı olarak; 'mimari projeler'in eser olarak kabulü, idarelerde kurulacak 'estetik kurul' kararına bırakılmaktadır. 'Bu komisyon tarafından özgün fikir ifade etmediğine karar verilen mimarlık eser ve projelerinin değişikliklerinin ilk müellif dışında farklı bir müellif tarafından hazırlanması halinde bütün sorumluluk değişiklik projesini yaptıranlar ve projeyi hazırlayanlarda olmak üzere idarelerce ayrıca ilk müellifin görüşü aranmaz' denilerek, meslek mensuplarının müelliflik hakları hukuka aykırı olarak ortadan kaldırılmaktadır. İdarelerin yapı ruhsatı düzenlenmesi sırasında, müelliflerin 5846 sayılı yasadan kaynaklanan haklarını gözetme sorumluluğu kaldırılarak, proje müelliflerinin haklarının gasp edilmesinin yolu açılmaktadır.
Sicil durum belgesi zorunluluğunun kaldırılmasından sonra, idarelerce Odamıza iletilen yapı ruhsatlarının incelenmesi sonucunda, yüzlerce yetkisiz unvan kullanımı, sahte mimar tespit edilerek ilgili idarelere ve Bakanlığa bildirilmiş ve yasal işlem yapılması talep edilmiş; üyelerimizin hak kayıplarının önüne geçilmesi amacıyla yoğun bir çalışma yürütülmüş ve halen yürütülmeye devam edilmektedir. Yapılan yönetmelik değişiklikleriyle, mimar ve mühendislerin mesleki haklarının iyileştirilmesine yönelik herhangi bir düzenleme getirilmezken, meslek mensuplarının çok büyük bir çoğunluğunun esnek ve güvencesiz çalışma ortamına zemin hazırlanmakta; mimar ve mühendisler işsizlik ile karşı karşıya gelmektedir.
Kamu yararı ilkesine aykırı olarak; insana, doğaya, tarihe, kültüre ait değerlerin yok olmasının yolunu açan; ülke kaynaklarını denetimsiz şekilde insan unsuru ile ilişkilendirilmeyecek 'marka şehir'lere heba eden; yerinden yönetim kuruluşlarını demokratik esaslara aykırı olarak merkezi idarenin emrine amade eden; kentsel mekanın oluşumunda demokratik katılımı yok sayarak yetki ve kararı merkezi idareye bırakan; tarihsel geçmişe, dünyadaki gelişmelere, evrensel meslek kuram ve kurallarına ve hatta benimsenmiş serbest rekabet ilkesine aykırı olarak, ülke mühendis ve mimarlarını yok sayan; mimarların telif haklarını yok eden düzenlemelerin en kısa sürede geri çekilerek; bu tür düzenlemelerin tüm taraflarla birlikte, ülke gerçeğine ve meslek mensuplarının sorunlarına cevap veren ve bakanlık, yerel yönetimler, üniversiteler, meslek odaları gibi tüm tarafların demokratik katılımını esas alan çalışmalar sonucunda gerçekleştirilmesi gerektiği değerli kamuoyumuza saygıyla duyurulur.