Tramvay bir tür yolcu taşıtıdır.Tam bir tanım yapmak gerekirse; Özel rayların döşenmesi ile oluşturulan yollarda hareket edebilen taşıtlara Tramvay denir. İstanbul’da 1869 yılında çalışmaya başlayan atlı tramvay, yerini 1914 yılında elektrikli tramvaya terk etti.
İlk atlı tramvay
Tramvay nedir?
Tramvay demir raylar üzerinde işleyen bir kent içi taşıt aracıdır. Önceleri atla çekilirken sonraları basınçlı hava motorlu tramvaylar kullanılmış, daha sonra da elektrikli tramvaylar yapılmıştır. Vagonları, tren vagonlarını andırır. Motoruna elektrik akımını, ya raylardan ya da havai hattan alır.
TDK (Türk Dil Kurumu)’da Tramvay kelimesinin Fransızca bir kelime olduğu bildirilmektedir.Tramvay’ın amacı
şehir için trafini azaltmak için yolcu taşıması yapmaktır.
Tramvay taşımacılığının kent içi trafiği açısından yol boyunca yerleştirilmiş ray ve elektrik hattı gereksinmesi gibi bazı sakıncaların olmasına karşılık, bir yandan da duman çıkartmamak ve her gün fiyatı biraz daha artan petrol ürünleri yerine elektrikle çalışmak gibi üstün yanları vardır.
Türkiye’de ilk tramvaylar hangi tarihlerde kullanıldı?
Pera'da atlı tramvay
Türkiye’ye ilk tramvay 3 Eylül 1869′da Konstantin Karopano Efendi’nin kumpanyası tarafından getirilmiştir. Atla çekilen tramvaylar ilk hat olarak Azapkapı-Galata-Tophane-Beşiktaş hattında çalışmıştır. İstanbul’da tramvay, Rumeli yakasında 12 Ağustos 1961, Anadolu yakasında ise 14 Kasım 1967 tarihinde kaldırılmış, 1991 yılında Taksim-Tünel hattına yeniden tramvay konulmuştur.
Dünyada ilk tramvay ne zaman kullanıldı?
Öbür makineli taşıtlar gibi tramvay da 1800′lü yıllarda dünyanın görünüşünü değiştirmeye başlayan endüstri devriminin bir ürünüdür.
Kent içi yolcu taşımacılığında ilk raylı taşıma hattı 1832 yılında New York’un Harlem mahallesinde hizmete açıldı. Taşıtın “motoru” sadece bir çift attan oluşuyordu. Son durakta atlar aracın önünden alınarak arkasına takılıyor ve böylece taşıt ters yönde sefere çıkabiliyordu. Avrupa’da ise yine atla çekilen ilk tramvay hattı 1853′te Paris’te açıldı. Raylar sayesinde “otuz kadar yolcuyu saatte 10 km hızla taşıyabilmek için” bir çift at yetiyordu.
Ancak uygarlığın gelişimi, ilkel çekim hayvanı at ile endüstrinin bir ürünü olan demir rayların bağdaşmasına engeldi. Makine çağının hızlı gelişimine uygun başka çözüm yolları aramak gerekiyordu.
Döneminin en üstün kara toplu taşıma aracı olan tramvayın ilk örneği atlı tramvaylar, Dünyada ilk kez A.B.D.’ nde (New York) 1842 yılında, Loubant isimli bir Fransız mühendisin projesi olarak uygulanmıştır.
Loubant, tramvayı bulan Fransız mühendistir. Maden ocaklarında cevher çeken atlı vagonlardan esinlenen M. Loubant, projesini yaptığı atlı tramvayı kendi ülkesinde kabul ettirememesi ve diğer Avrupa ülkelerine de benimsetememesi üzerine Amerika’ ya gitmiştir. Ve yukarıda da belirtildiği gibi, Loubant’ın tramvay projesi New York sokaklarında hayata geçirilmiştir. Üç yıl geçtikten sonradırki; Loubant’nın ülkesi Fransa atlı tramvayı kabul etmiş, 1845 yılından itibaren Paris sokaklarında da atlı tramvaylar görülmeye başlanmıştır. Ardından rakip ülke İngiltere’nin başkenti Londra da, 1860 yılında atlı tramvaylara büyük bir ilgi göstererek, tramvay işletmesini kurmuştur.
Zaman içerisinde elektriğin kullanılmaya başlamasıyla, atlı tramvayların yerini elektrikli tramvaylar aldı. 1881 yılında Berlin’ de (Almanya), 1883 yılında Londra’da (İngiltere) ve 1889 yılında Boston’ da (ABD) elektrikli tramvaylar çalışmaya başladı. (Kaynak: İstanbul’da Tramvay Tramvayların Tarihi, Fehime Tunalı Çalışkan - Zikrullah Kırmızı, 1998)
Tramvayın Osmanlı Devleti ve Türkiye’deki gelişimi nedir?
30 Ağustos 1869 tarihindeki “Dersaadet’de Tramvay ve Tesis İnşaası” na dair bir sözleşmeyle İstanbul caddelerinde yolcu, eşya taşımacılığı için demiryolu yapılarak hayvanların çektiği araba işletmeciliği, 40 yıl süreyle Konstantin Krepano Efendi’nin kurduğu “Dersaadet Tramvay Şirketi” isimli şirkete verildi.
İlk atlı tramvay 1871 yılında Azapkapı-Galata, Aksaray-Yedikule, Aksaray-Topkapı ve Eminönü-Aksaray olmak üzere 4 hatta çalışmaya başladı. İlk işletme yılında 430 at kullanılarak 4,5 milyon yolcu karşılığında 53000 TL gelir elde edildi.
Daha sonraları Voyvoda’dan Kabristan sokağı-Tepebaşı-Taksim-Pangaltı-Şişli, Beyazıt-Şehzadebaşı, Fatih-Edirnekapı-Galatasaray-Tünel, Eminönü-Bahçekapı gibi hatlar açıldı.
Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde çalışmaya başlayan atlı tramvaylar daha sonra imparatorluğun büyük şehirlerinde de kurularak önce Selanik daha sonra da Şam, Bağdat, İzmir ve Konya’da işletmeye açıldı. Savunma Bakanlığı, tramvay atlarını 1912 yılında başlayan Balkan Savaşı sırasında, 30000 altın karşılığı aldı ve bu yüzden İstanbul bir yıldan fazla süreyle tramvaysız kaldı.
Dersaadet Tramvay Şirketi havai hat çekilmesi, gerekli malzemelerin sağlanması, tesislerin yapılması ve motorlu vagonların (motris) alınması için 35,531 hisse sahibinden 2.5’ ar Lira daha toplayarak, şirket sermayesini 266,482.- Liraya çıkarttı. Bu arada, Belçikalılar’ ın kurduğu Osmanlı Anonim Elektrik Şirketi’ nin Dersaadet Tramvay Şirketi’ ne cereyan vermesi sonucu ilk elektrikli tramvay 20 Şubat 1914 günü Tophane’ de Karaköy - Ortaköy güzergahında, yukarıda da belirtildiği gibi hizmete girdi. Elektrikli tramvayın işletilmesi ile birlikte Galata Köprüsü üzerinden ilk kez tramvay çalıştırılmaya başlanması da İstanbullular için ayrı bir heyecan vesilesi olmuştur. Buraya hattın döşenmesi ve köprünün tramvay seferine açılması nedeniyle ayrı ayrı törenler yapılmıştır. Galata Köprüsü üzerinden tramvay geçmeye başladıktan sonra tramvay biletlerine 1 kuruşluk “Köprü Mürüriye Resmi” ilave olunmuştur. Tramvaylar Galata Köprüsü’ nden geçirilerek kentin İstanbul ve Beyoğlu yakası 1914’de bağlanmış oldu. Kabataş’ ta kurulan bir elektrik fabrikasının ürettiği elektrik ile tramvaylar yolcu taşımaya başladılar. Elektrikli tramvayların çalışabilmesi için atlı tramvayların geniş aralıklı rayları darlaştırılmıştı. Tünel’ in ilk çalıştırılmasında olduğu gibi; başlangıçta elektrikli tramvaylar da tedirginlikle karşılanmıştı. Bir süre çok az bir yolcu ile çalıştılar. Sonunda İstanbullular elektriği de, tramvayı da kabullenerek çağın yeniliklerinden yararlanmaya başladı. O günün İstanbul’ u için hızlı, rahat, ucuz ve güvenilir bir taşıt olan tramvaylarla modern bir ulaşım olanağı yaratılmıştı. Bu yüzden gün geçtikçe daha çok yolcu taşınır olmuştu. Silahtarağa elektrik fabrikası’ nın da hizmete girmesiyle elektrikli tramvay işletmesi tüm kente yaygınlaştırıldı. Bu arada Ortaköy hattı da Bebek’e kadar uzatılmıştı.
28 Mayıs 1912 yılında, 1911 sözleşmesine eklenen bir başka sözleşme ile şirket 5 yeni hattın yapımını kabul etti. Bunlar:
• Aksaray - Silivrikapısı
• Eminönü - Bahçekapısı Karakolu önünden geçerek esas hatta bağlanan yeni bir ek
• Taksim - Dolmabahçe
• Harbiye - Maçka
• Feriköy - Kasımpaşa – Azapkapısı hatlarıdır. (Kaynak: İstanbul’da Tramvay Tramvayların Tarihi, Fehime Tunalı Çalışkan - Zikrullah Kırmızı, 1998)
11 Ocak 1913 yılında hükümetin emri ile elektrik akımı kesilmiş, 14 Şubat 1914 tarihinde yapılan bir sözleşme ile tramvay şebekesine akım verilmişti.
I. Dünya Savaşı’nın başlaması, hatların yapım ve genişletme işlerini güçleştirdi. Hatta bir aralık ulaşım 8 ay için durdu. Savaş yılları genelde şirketin durgunluk dönemi oldu. Avrupa’ ya ısmarlanan 100 arabadan ancak 5 adedi getirilmiş, askeri ulaşım nedeniyle yollar bozulmuş, malzeme sıkıntısı çekilmiş, pahalılık ve personel eksikliği şirketin
mali durumunu etkilemişti.
İstanbul’ da ilk elektrikli tramvay, dünyadaki ilk elektrikli tramvaydan 33 yıl sonra işletilmiştir. İstanbul, atlı
tramvaylara göre elektrikli tramvaylarda bir hayli gecikmiştir. 1881 yılında Berlin’ de, 1883 yılında Londra’ da ve 1889 yılında Boston’ da (ABD) işlemeye başlayan elektrikli tramvayın İstanbul’a gelişindeki 33 yıllık gecikmenin başlıca nedeni, atlı tramvayı çalıştıran İstanbul Tramvay Şirketi’ ne verilen imtiyaz hakkının 1881’ de 36 yıl, 1907’ de 75 yıl daha uzatılması ve şirketin bu hakkı elinde bulundurduğu halde elektrikli tramvay konusunda para harcamak istememesi ise de bir nedeninin de Osmanlı tahtında bulunan II. Sultan Abdülhamid’ in vehimi ve elektrikten olan büyük korkusu olduğu söylenir. Dersaadet Tramvay Şirketi’ nin işletme izni çeşitli sürelerle yenilendiğinden 1908 yılına kadar elektrikli tramvay için bir girişim söz konusu olmamıştır.
Osmanlı İmparatorluğu içinde ilk kez Şam’ da denenen Elektrikli Tramvaylar ondan sonra İstanbul’ a gelebilmiştir. Bu da Dersaadet Tramvay Şirketi’ ne yapılan sürekli baskılarla mümkün olabilmiştir. Oysa Atlı Tramvaylar önce İstanbul’da, daha sonra da İmparatorluğun diğer kentleri: Şam, Bağdat, İzmir ve Konya’ da işletilmeye başlamıştır.
Dersaadet Tramvay Şirketi, 1913 yılında İstanbul Tramvaylarının elektrikle işler hale getirilmesini kabullenip çalışmalara başlamış ve bu çalışma 1914 yılı şubat ayına kadar sürmüştür. Şubat 1914’de yapılan büyük bir törenle İstanbul’ un ilk elektrikli tramvayı Karaköy- Ortaköy hattında seferlerine başlamıştır. Bu nedenle Karaköy’ de büyük bir tören yapılmış; okunan dualar ve kesilen kurbanlardan sonra Şehremini Bedreddin Bey bir konuşma yaparak elektrikli tramvayların İstanbul şehrine hayırlı olmasını dilemiştir.
O gün çekilen tören fotoğrafı Paris’te yayınlanan I’llustration dergisinde, 7 Şubat’da yayınlanmıştır. O günün hasılatı Donanma Cemiyeti’ne bırakılmıştır.
İstanbul’ un Anadolu Yakası’nda tramvay işletilmesine ilişkin ilk çalışmalar 1927 yılında başlatıldı. Ancak ilk olarak, 1928’de Üsküdar-Bağlarbaşı–Kısıklı hattı hizmete girdi. Bir yıl sonra Bağlarbaşı-Haydarpaşa ve Üsküdar-Haydarpaşa hatları; işletme kâra geçtikten sonra da, Bostancı, Moda, Feneryolu hatları açıldı. Anadolu Yakası’ ndaki işletmeyi Belediye izni ile Üsküdar ve Havalisi Halk Tramvayları T.A.Ş. üstlendi. Üsküdar ve Havalisi Tramvayları Şirketi, Vakıflar İdaresinin girişimi ve çevre halkının katılımıyla oluşturulmuştu. Daha sonraları, Vakıflar İdaresi’ nin hisselerini İstanbul Belediyesi satın almış ve şirketin % 90’ ına sahip olmuştur.
İstanbul’ un Anadolu Yakası’nda tramvay işletilmesine ilişkin ilk çalışmalar 1927 yılında başlatıldı. Ancak ilk olarak, 1928’de Üsküdar-Bağlarbaşı–Kısıklı hattı hizmete girdi. Bir yıl sonra Bağlarbaşı-Haydarpaşa ve Üsküdar-Haydarpaşa hatları; işletme kâra geçtikten sonra da, Bostancı, Moda, Feneryolu hatları açıldı. Anadolu Yakası’ ndaki işletmeyi Belediye izni ile Üsküdar ve Havalisi Halk Tramvayları T.A.Ş. üstlendi. Üsküdar ve Havalisi Tramvayları Şirketi, Vakıflar İdaresinin girişimi ve çevre halkının katılımıyla oluşturulmuştu. Daha sonraları, Vakıflar İdaresi’ nin hisselerini İstanbul Belediyesi satın almış ve şirketin % 90’ ına sahip olmuştur.
Tramvay ne zaman İETT’ye devredildi?
İstanbul’da 1869 yılında çalışmaya başlayan atlı tramvay, yerini 1914 yılında elektrikli tramvaya terk etti.
12 Haziran 1939 gün ve 3642 sayılı yasayla Hükümete devredilen Tramvay İşletmesi, daha sonra İstanbul Belediyesi’ne ve 16 Haziran 1939 gün ve 3645 sayılı yasayla da İETT`ye bağlandı.
İstanbul, tramvaya ne zaman veda etti?
12 Ağustos 1961 günü Avrupa yakasından, 14 Kasım 1966 tarihinde ise Anadolu yakasından kaldırılarak İstanbul’da Tramvay İşletmeciliği son buldu.
Tramvay, İstanbul’da tekrar ne zaman kullanılmaya başlandı?
1990 yılının sonlarında Tünel-Taksim arasında tarihi tramvay tekrar işletmeye alınmış olup halen 3 motris (çekici), 2 vagonla 1640 m’lik hat üzerinde turistik bir işlev görmesinin yanında yılda 14600 sefer ve 23944 km yaparak günlük ortalama 6000 yolcu taşımaktadır.
Zeytinburnu-Kabataş arasında hizmet veren tramvay hattının, 1992 yılında Sirkeci-Aksaray-Topkapı bölümü, Mart 1994 tarihinde Topkapı-Zeytinburnu bölümü ve Nisan 1996 tarihinde Sirkeci-Eminönü bölümü hizmete açıldı. 30 Ocak 2005 tarihinde yapılan törenle hat Kabataş’a uzatıldı.
Kabataş-Bağcılar : 19.8 km, 31 istasyon, 92 LRT araç çalışıyor ve ortalama günlük yolcu sayısı:330.000
Kadıköy-Moda : 2.6 km, 10 istasyon, 4 LRT araç çalışıyor ve günlük 2000 yolcu taşıyor.
Topkapı-Habibler : 15.4 km, 22 istasyon, 71 LRT araç çalışıyor ve günde 110.000 yolcu taşıyor. (Kaynak: İlhami Pektaş / ARUS)
İzmir’de atlı ve elektrikli tramvayların tarihçesi nedir?
İzmir caddelerinde tramvaylar ilk kez 1 Nisan 1880’’de görünür olmuşlardı. İzmir’’in ilk tramvay hattı ise Konak ile Punta (Alsancak) arasında işletmeye açılmıştı. Bu süreçte İzmir’’de faaliyet gösteren bir diğer önemli hat ise Göztepe ve Konak arasında işleyen tramvaylardı. Bilindiği gibi 19.yüzyıl ortalarına değin bir sayfiye görünümünde olan Göztepe ve Karataş’’ın gelişmesi Mithat Paşa’’nın İzmir valiliği döneminde gerçekleşmişti.Göztepe’’nin İzmir’’de önemli bir yerleşim yeri olarak tercih edilmeye başlanmasıyla birlikte ; 1880’’li yılların başında açılan Göztepe Caddesi, Konak-Karataş ve Göztepe’’yi birbirine bağlamaktaydı. Caddenin işlekliği ve Göztepe’’nin yeni bir yerleşim alanı haline gelmeye başlaması, bir süre sonra bu cadde üzerinde tramvay işletilmesi fikrini doğurdu. Bu fırsatı kaçırmak istemeyen ve hemen değerlendirmek isteyen Harenz Kardeşler ve Pierre Giudici, Osmanlı Devleti’’ne başvurarak hattın işletme hakkı ve imtiyazını almışlardı.
Bu gelişmeler ışığında, 1885 yılında işletmeye açılan Göztepe tramvayı, başlangıçta tek hat olarak inşa edilmiş, 1906 yılında ise, çift hata dönüştürülmüştür. Tramvay günün en erken saatlerinde başladığı seferlerini gece yarısı son seferiyle noktalardı. Rıhtım tramvayları gibi üzeri açık olarak tasarlanan kabinlerde, kadın ve erkekler için oturma bölümleri harem- selamlık olarak düzenlenmişti.
1908 yılına gelindiğinde, Göztepe tramvay hattını işletme yönetimi, aynı zamanda İzmir’’in elektriklenmesi işini de üstlenen Belçikalılara geçmişti. Yine aynı tarihlerde Göztepe hattının Narlıdere’’ye kadar uzatılması ile ilgili projeye izin çıkmışsa da bu proje gerçekleşememişti. Bununla birlikte hattın uzatılması çalışmaları içerisinde sadece uzunluğu 1 km.’’yi bulan ve İzmir Belediyesi tarafından yaptırılan Göztepe ’– Güzelyalı hattı tamamlanabilmişti. Atlı tramvaylar zamanla İzmir halkının kent içi ulaşımda kullandığı en önemli araçlardan birisi haline gelmişti.
İmparatorluğun son yılları ve Cumhuriyet’’in ilk yıllarında da atlı tramvaylar kent içi ulaşımın vazgeçilmez öğeleri oldular. Elektriğin bir enerji birimi olarak yaygınlaşmasıyla birlikte tramvaylar da elektrikli hale gelmiş ve 18 Ekim 1928 tarihinden itibaren Güzelyalı-Konak arasında ilk elektrikli tramvaylar çalışmaya başlamıştı. Atlı tramvaylar İzmir caddelerindeki ömürlerini artık doldurmuşlardı. Nitekim, bu gelişmeler doğrultusunda 31 Ekim 1928 tarihinde, atlı tramvaylar kent içerisindeki son seferlerini yaparak kaldırılmıştır.
Cumhuriyet döneminde İzmir’in kentsel gelişiminin hızlanması ile birlikte tramvaylar kent içi ulaşımda artık yetersiz kalıyordu. 1932 yılında kent sokaklarında ilk defa tramvaylarla birlikte otobüsler de görünür oldular. Otobüslerin bir toplu taşım aracı olarak daha modern ve kullanışlı olması nedeniyle İzmir’’de ilk defa Konak-Reşadiye arasında işleyen otobüs seferleri düzenlenmişti. Süreç içerisinde halk tarafından tramvayların otobüslere oranla daha yavaş bir ulaşım aracı olduğu değerlendirmeleri yapılmaya başlanmıştı. 1950’’lere gelindiğinde, İzmir Belediye Meclisi tramvayların kademeli olarak kaldırılması konusunda sık sık toplantılar yapıyordu. Uzun ve tartışmalı toplantılardan sonra İzmir Belediye Meclisi 19 Şubat 1952 tarihinde tramvayların tamamen kaldırılmasına dair mazbatayı kabul etmiş, 2 yıllık bir geçiş süreci ile birlikte tramvaylar; İzmir caddelerinden kesin olarak 7 Haziran 1954 tarihinde kaldırılmıştır.
Önerilen Bağlantılar : TOKİ Aksaray kura